Diş eti kanamasının, genellikle diş fırçalama, diş ipi kullanımı veya bazen yemek yeme sırasında fark edilen ve diş etlerinden gelen kanla kendini gösteren yaygın bir semptom olduğunu belirten İstinye Dental Hospital Periodontoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Kadriye Merve Altıkat, “Bu durum, çoğu zaman diş eti iltihabının (gingivitis) erken belirtisi olup, diş etlerinin iltihaplanarak hassaslaşması sonucu ortaya çıkar. Sağlıklı diş etleri açık pembe renkte, sıkı kıvamda olur ve kanama göstermez. Bu yüzden herhangi bir kanama fark edildiğinde, bu durumun diş eti hastalıklarının başlangıç aşamasında olabileceği düşünülmeli ve ihmal edilmemelidir” diye konuştu.
'YETERSİZ AĞIZ HİJYENİ, DİŞ ETİ KANAMALARININ BAŞLICA SEBEBİ'
Diş eti kanamasının en sık görülen nedeninin yetersiz ağız hijyeni sonucu oluşan mikrobiyal dental plak birikimi olduğunu işaret eden Periodontoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Altıkat, Bu plak, zamanla diş etlerini tahriş eder ve iltihaplanmaya neden olur. Bunun dışında, diş taşı birikimi, sert ya da yanlış fırçalama, diş ipinin hatalı kullanımı, hormonal değişiklikler (örneğin hamilelik veya menopoz), sigara kullanımı ve stres gibi faktörler de diş eti sağlığını olumsuz etkiler. Ayrıca, bazı sistemik hastalıklar (diyabet, kan hastalıkları vb.) ve kullanılan bazı ilaçlar da diş eti kanamasına neden olabilir. Bu nedenle diş eti kanaması yalnızca lokal bir sorun değil, sistemik bir belirtinin de habercisi olabilir” dedi.
'DİŞ ETLERİNDE KIZARIKLIK GÖRÜLEBİLİR'
Diş eti kanamasının sıklıkla yalnız başına görülmediğini, beraberinde bazı belirtilerin de ortaya çıktığını aktaran Dr. Öğr. Üyesi Altıkat, “Diş etlerinde kızarıklık, şişlik ve hassasiyet, fırçalama sırasında veya kendiliğinden gelişen kanama, ağızda sürekli kötü koku ya da kötü tat, diş eti çekilmesi ve dişler arasında boşluk oluşması sayılabilir. İlerlemiş vakalarda dişlerde sallanma ve yer değiştirme de görülebilir. Bu belirtiler, diş eti dokularında aktif bir iltihabın (inflamasyonun) varlığını ve tedavi gereksinimini gösterir” şeklinde konuştu.
'DOĞRU TEŞHİS İÇİN DETAYLI AĞIZ İÇİ MUAYENE YAPILMALI'
Tanı konma sürecinden bahseden Dr. Öğr. Üyesi Altıkat, “Diş eti kanamasının teşhisi için diş hekimi tarafından gerçekleştirilen detaylı bir ağız içi muayene gereklidir. Muayene sırasında diş etlerinin rengi, kıvamı ve kanama eğilimi değerlendirilir. Ayrıca, periodontal sondalama ile diş eti cepleri ölçülerek iltihabın yayılımı tespit edilir. Plak ve diş taşı varlığı da gözlemlenir. Muayene, radyolojik görüntüleme ile de desteklenerek kemik dokusundaki kayıplar değerlendirilir. Bu bulgular doğrultusunda hastalığın tipi ve şiddeti belirlenir ve buna uygun bir tedavi planı hazırlanır” dedi.
'BAZI SİSTEMİK HASTALIKLAR DA DİŞ ETİ KANAMALARINI TETİKLEYEBİLİR'
Diş eti kanamasının sadece lokal ağız hijyeni sorunlarından değil, bazı sistemik hastalıklardan ya da vitamin eksikliklerinden de kaynaklanabileceğini ifade eden Dr. Öğr. Üyesi Altıkat “Özellikle C vitamini eksikliği (skorbüt), diş etlerinin güçsüzleşmesine ve kolayca kanamasına yol açar. K vitamini eksikliği ise pıhtılaşma mekanizmasını etkileyerek kanama riskini artırabilir. Bunların yanı sıra, diyabet, lösemi, hormonal bozukluklar ve bağışıklık sistemini etkileyen hastalıklar da diş eti kanamasına neden olabilir. Bazı ilaçlar, özellikle kan sulandırıcılar, diş eti kanamasını tetikleyebilir. Bu yüzden tekrarlayan veya durmayan diş eti kanamaları durumunda yalnızca diş hekimi değil, gerekirse tıbbi danışmanlık da alınmalıdır” açıklamasında bulundu.
DİŞ ETİ SAĞLIĞINI KORUMAK İÇİN TAVSİYELER
Diş eti sağlığını korurken nelere dikkat edilmesi gerektiğine dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Altıkat, diş eti kanamasını önlemenin en etkili yollarını şöyle anlattı: “İlk aşama, düzenli ve doğru bir ağız hijyeni rutini oluşturmaktır. Günde en az iki kez yumuşak kıllı bir fırça ile uygun teknikle diş fırçalamak, her gün diş ipi veya arayüz fırçası kullanmak, plak birikimini önler ve diş eti sağlığını korur. Antibakteriyel gargaralar hekime danışılarak destekleyici tedavi olarak kullanılabilir. Sağlıklı ve dengeli beslenmek, özellikle C vitamini yönünden zengin gıdalara yer vermek, diş etlerinin yapısını güçlendirir. Sigara kullanımının bırakılması ve yılda en az iki kez diş hekimi kontrolü de önemli koruyucu adımlardır. Bu uygulamalarla diş eti kanamasının oluşumu büyük ölçüde önlenebilir.”
'ERKEN DÖNEM TEŞHİS İLE SAĞLIĞA KAVUŞMAK MÜMKÜN'
Diş eti kanamasının tedavisinin altında yatan nedene göre şekillendiğini belirten Dr. Öğr. Altıkat, “Gingivitis gibi erken dönem hastalıklarda, diş taşı temizliği ve plak kontrolü ile diş etleri sağlığına kavuşabilir. İlerlemiş vakalarda ise kök yüzeyi düzleştirme, periodontal cerrahi işlemler veya flap operasyonları gerekebilir. Eğer sorun sistemik bir hastalıktan ya da vitamin eksikliğinden kaynaklanıyorsa, ilgili uzman hekimle birlikte multidisipliner bir tedavi süreci yürütülür. Ayrıca hastaya özel ağız hijyeni eğitimi verilerek tekrarının önlenmesi amaçlanır. Tedavi ne kadar erken başlarsa, başarı şansı o kadar yüksek olur” diyerek açıklamalarını sonlandırdı.