ÇOCUĞUMA KİTAP OKUMAYI NASIL SEVDİREBİLİRİM

Çocuklara kitap okumayı sevdirmeye çalışmak her anne babanın en önemli vazifelerinden birisidir. Ve bu vazife için, yani çocuğun gerçekten severek, isteyerek kitap okuyan bir birey olması için ne gerekirse yapmak lazım. Üstün bir gayretle bu konuda yapılan bütün çalışmalardan sonra şayet çocuk kitap okumayı bir türlü sevmiyorsa bu konuda kararı çocuğa bırakmalıdır. Her çocuk illa bir kitap okuru olmak zorunda değildir. Kitap okumayı sever, sevmez, gerektiği kadar sever, fazlasını istemez. Önemli olan çocuğun karakterini erken dönemde bulup, o iz üzerinde çocuğun ilgi ile ilgileneceği, severek yapacağı şeyleri önüne koyup, kendisini geliştireceği ana yol ve yan yolları iyi tespit etmenin yollarını bulup çıkarmak olmalı.

Bütün bunlardan sonra çocuklara kitap okumayı sevdirmenin birçok yolu bulunmaktadır.

Bütün bunlar yapıldığı halde her çocuk illa kitap okumayı çok sevecek diye kesin bir hüküm de yoktur.

Peki, neler yapabiliriz çocuğumuza okuma alışkanlığı kazandırmak için.

1. Çocukla erken dönemde ilgilenerek onun hikâye ve masallar ile hayal dünyasını geliştirmenin yolları aranmalı.

2. İlk başlarda yazısı az, resimi bol kitaplar tercih edilmeli.

3. Çok uzun hikâye ve romanlar daha ileri ki yaşlara bırakılmalı. Bitmeyen hikâye ve romanlar çabuk sıkılan çocukları erken yaşta okumaktan bezdirebilir. Bu anlamda erken ve aceleci davranıp, bunu da oku, şunu da çok güzel diyerek kendi tercihlerimizi dayattığımız çocuklarımız okumaktan nefret edebilirler.

4. Her insanın her kitap ve yazarı bilmesi, tanıması imkânsız. Bu anlamda araştırmalar yapılmalı, bilenlere sorulmalı ve yeni çıkan, ilgi ile okunan, ısrarla tavsiye edilen kitap, yazar ve yayınevleri takip edilmeli.

5. Ev içerisinde kitaba saygı duyulmalı, yazara ve düşünceye saygı duyulmalı. Kitap evde fazlalık gibi, evi dağıtan bir nesne gibi görülmemeli. Eve görsellik katan “çanak, tabak, biblo, vazo” gibi nesnelerden çok daha az özen gösterilen fazlalık, boşuna para verilen değersiz bir şey gibi sunulmamalı. Tam aksine evin en değerli köşesi kütüphaneye ayrılmalı, en fazla değer kitaba, kitap okuma masası, sandalyesi ve kitap okuyana verilmeli.

6. Aile içerisinde en büyük ayrıcalık kitap okuyana verilmeli. Aile bireyleri kitap okuyanı “su getir, kapıyı aç” gibi çeşitli işler ile meşgul etmemeli. Kitap okuyanın bu tür işlerden uzak ve azade bir özgürlüğü, ayrıcalığı olmalı.

7. Çocuğun alabildiğine engin ve özgür hayal dünyasında taklitler, sesler, figürler ile kalıcı izler bırakarak, hikâyeleri görsel anlamda zenginleştirip, kalıcı izler bırakılmalı.

8. Bazen hikâyeler, masallar, bazen kısa romanlar en heyecanlı yerinde bırakılarak merak duyguları canlı tutulmalı. Tıpkı bazı film ve diziler gibi, arkası yarınlar gibi, ertelenmeli. Gün içeresinde de zaman zaman bu ertelenen ve tam yerinde bırakılan hikâye ve masallar, “Sence ne olacak, sence aslan kurtulacak mı? Sence kuş uçabilecek mi? Gibi sorularla çocuk hikâyenin içine çekilip, hayal dünyasını açmanın yolları aranmalı.

9. Çocuğun kitap okuduğu, kitabı sevdiği, okuduğu kitapların yer aldığı özel bir kütüphane bulunmalı.

10. Çocuğun ilgi alanları tespit edilip ona göre kitaplar alınmalı, bulundurulmalı.

11. Evde her akşam mutlaka on dakika bile olsa, bütün aktiviteler bir kenara konularak, bütün ev halkının mutlak anlamda katıldığı bir okuma saati konulmalı.

12. Kitap fuarları ve önemli yazarlar takip edilerek, çıkmış ve çıkacak kitaplar hakkında konuşulmalı, çocuk bilgilendirilmeli, kitap fuarlarına gidilerek yazarlarla tanışılmalı.

13. Birlikte yapılan etkinliklerde kalıcı alışkanlıklar edinilmesi bir gerçek. Bu yüzden toplu okumaların önemi unutulmamalı. Bazı eğitim kurumlarında belli zamanlarda bütün okul veya sınıfça yapılan toplu okumalar bu anlamda son derece önemli aktiviteler. Bunlara ayrıca yarıyıl tatilinde ve yaz okullarında, kırlarda, bayırlarda, yaylalarda yapılan okuma programları da eklenebilir.

14. Bazı çocuklar büyüklerin tecrübelerinden istifade etmenin yollarını biliyor ve onların özellikle okunması gereken kitaplarla ilgili tavsiyelerini dikkate alıyorlar. Bu yüzden aile bireyleri kendi aralarında bazı kitap kritikleri yapmalı. “Bu kitabı şu…Kişi tavsiye etti, mutlaka okunmalı” dedi, okudum çok sevdim. Ayrıca “bence şu kitap çok harika o da mutlaka okunmalı” şeklinde tavsiyelerle yeni yönlendirmeler de yapılmalı

   İlimizde 19-27 Ekim 2019 yılında açılacak olan ‘’3. kitap fuarı’’nı fırsat olarak değerlendirelim. İş çıkışımızda ailece çocuklarımızı alıp kitap fuarına götürüp Kitap la iç içe zaman geçirmelerine fırsat tanıyalım.

    ÇOCUKLARIN GELECEĞİNE YAPILAN EN BÜYÜK YATIRIM ONLARA KİTAP OKUMA SEVGİSİNİ AŞILAMAKTIR.