GÜNDEM

"DARBELER VE ARDINDA BIRAKTIKLARI" KONULU KONFERASN DÜZENLENDİ

Batman Üniversitesi tarafından “Türkiye’de Darbeler ve Ardında Bıraktıkları”  konulu konferans düzenlendi. Batı Raman Kampusunda düzenlenen konferansa Batman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Aydın Durmuş, Belediye Başkan Vekili Ertuğ Şevket Aksoy, 22. Dönem Afyonkarahisar Milletvekili Dr. Mahmut Koçak, Kamu Kurumu Yöneticileri, STK Temsilcileri, Üniversitemiz personeli, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.

Konferans  Rektör Durmuş’un açılış konuşması ve 22. Dönem Afyonkarahisar Milletvekili Mahmut Koçak’ın konuşması ile başladı.

Batman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Aydın Durmuş, “Türkiye tarihine kara bir leke olarak geçen 28 Şubat, Türk insanının katsayı engeliyle, başörtüsü yasağıyla, üniversitelerde kurulan ikna odalarıyla, inancından dolayı eğitim hakkından yoksun bırakılmasıyla tanıştığı tarih oldu” dedi.

28 ŞUBATTA VATAN GEÇLİĞİ YOK EDİLMEYE ÇALIŞILDI

28 Şubat Post Modern Darbesinin üzerinden 21 yıl geçtiğini ifade eden Rektör Durmuş, her 10 yılda bir darbelerle bu ülkenin geleceğinin karartıldığını belirterek, 28 Şubat'ta da silahlar kullanılmasa da gençlerimizin kalemleri, eğitim hakları ellerinden alınarak bir vatan gençliği yok edilmeye çalışıldığını söyledi.

DP'NİN İLK KONGRESİ 4 GÜN SÜRDÜ

Daha sonra konuşma yapan  22. Dönem Afyonkarahisar Milletvekili Koçak, Demokrat Parti'nin ilk kongresi 4 gün sürdüğünü belirterek kayıtlara geçen şu sözlere dikkat çekti: "Arkadaşlar, bu hürriyet bu ülkeyi kalkındıracak ve zenginleştirecektir. Ve bu hürriyet bize iktidarı getirecektir. Ama biliniz ki bizim iktidarımız sonucunda Türkiye'de halkın iradesine tahammül edemeyenler dönecekler ve halkın iradesini infaz edeceklerdir. Belki içimizden birileri idam bile edilecektir. Belki de içimizden birilerine suikast yapılacaktır. Ama biliniz ki yıllar sonra bu ülkeye yapmış olduğumuz hizmetlerden dolayı mezarlarımıza gelip bizi ziyaret eden, bize dua eden insanlar olacaktır."

DP İLE 3 PARANOYA UYDURULDU

1947 yılında demokrat parti kongresinde söylenmiş bu sözlerin 27 Mayıs 1960 kara gününden sonra gerçekleştiğini belirten Dr. Koçak, DP ile 3 paranoya uydurulduğunu, bunların irtica, istila ve bölücülük olduğunu açıkladı. Bu paranoyanın bugüne kadar sirayet eden bir paranoya olduğunu temel kaynağı’nın ise 1960 olduğunu ama 1971 muhtırası için de 1980 ihtilali için de 28 Şubat 1997 Post Modern Darbe’si için de geçerli olduğunu, hatta 15 Temmuz 2016 için bile geçerli olduğunu açıkladı.

Ne zaman darbeler olmuşsa, o zaman toplumsal kaynamalar başladığını, toplumsal barışın zedelendiğini, ekonomik refahın da on yıl on yıl geriye gittiğini belirten Dr. Koçak, “Türk milleti demokrasiden asla vazgeçmedi, umudunu yitirmedi. Kurulan vesayet düzenine rağmen her seferinde seçme ve iktidarı belirleme hakkını kimseyle paylaşmadı” dedi.

VE SESSİZ DEVRİM.. ERDOĞAN ÇAĞI

Türkiye'de 2002 3 Kasım'da başlayan döneme “sessiz devrim” adını veren yabancılar olduğunu ifade eden Dr. Koçak, “Yani bu deyim bir siyasi propaganda söylemi değildir. Bu dönemin en önemli yanı, devlet yönetiminde siyasetin ve millet egemenliğinin tam olarak hakim olmasıdır. Vesayet organları, kendi alanlarına çekilmiş ve siyaset daha özgürleştirilmiştir” dedi.

Sesiz Devrim… Erdoğan Çağı’nda Türkiye'nin bütün rakamlarının değiştiğini belirten Dr. Koçak, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Kalkınma mücadelesi kesin bir zafere ulaşmıştır. Türkiye her alanda kanatlanmış, özgüven kazanmış, her alanda dünya ile rekabet edebilir hale gelmiştir. Gerçek anlamda bir sessiz devrim yaşanmıştır yani. Gerileme devirleri kapanmış, yükselme çağı yeniden başlamıştır. Türkiye tarihiyle barışmıştır. Millet, devletiyle barışmıştır. Millet özgürleşmiştir. Devlet millet için var olan bir hizmet aracına dönüşmüştür. 15 Temmuz millet darbesi ile birlikte Türkiye artık darbe kanserinden ebediyen kurtulmuştur. Oyunun kuralının demokrasi ve millet iradesi olduğu tescillenmiştir. Vesayet temelli olarak tasfiye edilmiştir. Ülkenin nasıl ve kim tarafından yönetileceğine sadece millet karar vermektedir. Verecektir."