Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Batman Milletvekili Zeynep Oduncu Kutevi, kuraklık nedeniyle hububat hasadında Batman Ovası’nda yaşanan verim kaybı nedeniyle çiftçilerin yaşadıkları mağduriyeti, Meclis gündemine taşıdı.

‘MEVCUT TARIM POLİTİKALARI ÇİFTÇİYİ KORUMAKTA YETERSİZ’

Oduncu, bölgedeki kuraklığın ve iklim krizinin tarımsal üretim üzerindeki yıkıcı etkilerine dikkat çekerek, mevcut tarım politikalarının çiftçiyi korumakta yetersiz kaldığını belirtti.

Oduncu, kuraklığın yapısal nedenleriyle birlikte tüm sonuçlarının araştırılması, üreticiyi koruyan ve iklim krizine karşı dayanıklı tarım politikalarının geliştirilmesi amacıyla Meclis Araştırması açılmasını talep etti.

‘TARIM POLİTİKALARI GÖZDEN GEÇİRİLMELİ’

Batman'da yaklaşık bir milyon dönüm tarım arazisinin ekilip biçildiğini hatırlatan Oduncu, “Kuraklık, sadece bir doğa olayı değil, aynı zamanda iklim krizinin etkilerinin bölgede ne denli derinleştiğinin ve tarımsal üretim sistemlerimizin bu tür şoklara ne kadar kırılgan olduğunun açık göstergesidir. Bu durum, Türkiye’nin birçok ilinde yaşanmakta olan kuraklıkla birlikte düşünüldüğünde, tarım politikalarının yeniden gözden geçirilmesini ve derhal harekete geçilmesini zorunlu kılmaktadır” ifadelerini kullandı.

‘ÇİFTÇİLERİN ÜRETİME DEVAM EDEBİLME KOŞULLARI AĞIRLAŞMIŞTIR’

Çiftçilerin sadece doğa koşullarıyla değil, dışa bağımlı hale gelen tarım ekonomisinin kırılgan yapısıyla da mücadele ettiğini kaydeden Oduncu, “Son bir haftadır İran-İsrail arasındaki çatışmaların tırmanması ve bölgedeki jeopolitik istikrarsızlık nedeniyle akaryakıt fiyatları fahiş düzeyde artmış; bu durum doğrudan tarım girdilerine de yansımıştır. Ekonomik kriz ortamının da giderek derinleşmesiyle birlikte mazota birkaç gün arayla gelen zamlar, çiftçinin üretim maliyetlerini katlamış; gübre, tohum ve zirai ilaç fiyatları erişilemez hale gelmiştir. Çiftçilerin borçları büyümüş, üretime devam edebilme koşulları ağırlaşmıştır” diye belirtti.

‘DESTEKLEME SİSTEMLERİ ÇÖZÜM SUNMUYOR’

Oduncu, mevcut destekleme sistemlerinin ve sigorta mekanizmalarının da yaşanan bu çok yönlü krize yanıt vermekte yetersiz olduğunu, TARSİM gibi uygulamaların iklim temelli afetleri tam olarak kapsamaması, çiftçilerin yaşadığı gelir kaybını gerçek anlamda karşılamaması nedeniyle güvenilir bir çözüm sunmadığını söyledi.

‘HASAT ÖNCESİ DOĞRUDAN VE KOŞULSUZ DESTEK SAĞLANMALI’

Hasat sonrası yapılan ve yetersiz kalan destek ödemelerinin, çiftçilerin borçlarını azaltmaya ve üretimi sürdürmelerine yetmediğini ifade eden Oduncu, "Kuraklık gibi öngörülebilir felaketlerin etkilerini hafifletmenin en etkili yolu, hasat öncesinde doğrudan ve koşulsuz nakdi destek sağlamaktır" dedi.

Köylünün toprağından kopmasının sadece bireysel bir mağduriyet olmadığını vurgulayan Oduncu, “Köylünün toprağından kopması, sadece bireysel bir mağduriyet değil; toplumsal, ekonomik ve ekolojik açıdan telafisi güç bir kayıptır. Üretimden çekilen her çiftçi, sağlıklı gıda arzını azaltır, kırsal yoksulluğu derinleştirir, göçü hızlandırır, sosyal yapıyı bozar. Bu gidişata dur denilmediği takdirde, sadece Batman’da değil, Türkiye genelinde gıda güvenliği ciddi biçimde tehlikeye girecektir” dedi.

‘YENİ BİR YOL HARİTASI OLUŞTURULMALIDIR’

Oduncu, parti olarak yerelden kalkınmayı ve ekolojik-toplumsal adaleti esas alan bir anlayışla yalnızca kuraklığın sonuçlarını değil, bu sonuçlara neden olan yapısal sorunların da masaya yatırılması görüşünde olduklarını anımsatarak, tarımsal sürdürülebilirliği sağlamak ve çiftçinin geleceğini güvence altına almak için yeni bir yol haritası oluşturulmasının şart olduğunu ifade etti.

Bu kapsamda Türkiye Büyük Millet Meclisi bünyesinde bir Meclis Araştırması açılmasını talep etti.

Kaynak: Bülten