Ülke genelinde sonbaharla birlikte hava sıcaklıkları düşerken, beraberinde mevsimsel hastalıkları da getirdi. Nezle, grip gibi üst solunum yolları enfeksiyonlarında ekim ayıyla birlikte artış yaşanırken, hastanelere başvurular da çoğaldı. NKÜ Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Doğan, yaklaşık yüzde 20-25 oranında artış yaşanan hastane başvurularında, ekim ayıyla birlikte yavaşlama gözlemlediklerini söyledi. Doç. Dr. Doğan, "Mevsimsel dönüşümler, hava sıcaklıklarındaki değişimler kişilerin bağışıklık sistemini olumsuz etkileyerek gribal enfeksiyonların da daha sık ortaya çıkmasına sebebiyet verir. Ekim ayının başında vaka sıklığında bir artış yaşandı. Toplam başvurularda yaklaşık yüzde 20-25 gibi bir artış oldu. Hızlı bir ivmelenmeydi bu. Günümüze geldiğimizde bu ivmelenmede bir yavaşlama gözlemlemekteyiz. Hava sıcaklığındaki düşmeler toplu alanlarda insanların kümelenmesini arttırdı. Bu bir risk faktörü, okulların açılmış olması bir risk faktörü, servis kullanımı bir risk faktörü olarak değerlendirilebilir. Bunlar, solunum yoluyla, temas yoluyla bulaşan hastalıkların daha sık ortaya çıkmasına sebebiyet verir. Bunlara bağlı olarak da daha fazla gribal enfeksiyon vakası gördük" dedi.
'EŞLİK EDEN HASTALIĞI OLANLARDA DAHA AĞIR SEYREDER'
Gribal hastalıkların, kronik rahatsızlığı bulunan kişilerde daha ağır seyredebildiğini dile getiren Doç. Dr. Doğan, "Gribal hastalıklar, özellikle eşlik eden hastalığı olan kişilerde ağır seyreder. Zatürre teşhisiyle gelen vakalarımız oldu fakat bunlar genelde eşlik eden hastalığı olan gruplar. Solunum yetmezliği olan, kalp yetmezliği olan, KOAH hastalığı olan, böbrek yetmezliği, diyabeti olan kişilerde viral hastalığın üzerine bakteriyel enfeksiyon eklemlenerek daha ağır bir tabloyla başvurabiliyorlar. Bunlar içerisinde solunum yetmezliği ileri düzeyde olan insanların yoğun bakım süreçleri de oldu. Fakat bunlar sınırlı sayıda vakalar. Bunlar için de önerebileceğimiz şeyler; mutlak surette hastalığın bir başlangıç döneminde uzman hekime başvurmaları, bu minvalde bir antiviral tedavi başlanması, mevsime giriş sürecinde, bulunduğumuz dönemlerde gribal aşı ile hastalığın şiddetini daha azaltmaları önerilir" diye konuştu.
‘RİSK GRUBUNDAKİ HASTALARA GRİP AŞISI MUTLAKA ÖNERİRİZ’
Doç. Dr. Doğan, özellikle risk grubunda bulunan hastalarda grip aşısını önerdiklerini belirterek, "Grip aşısını bu mevsimde öneririz hatta biraz önce bahsettiğim risk grubundaki hastalara grip aşısı da, zatürre aşısı da mutlaka öneririz. Grip aşısının herhangi bir yaşı yok, herhangi bir yaş grubunda kullanılabilir bir aşı. Özellikle eşlik eden hastalığı olanlara daha fazla tavsiye edilir. Grip aşısını tüm yaş gruplarına öneririz. Grip aşısına karşı alerji yaşamayan tüm bireyler ve hatta hamilelik sürecinde de uygulanabilir" diye konuştu.
‘GRİP OLAN KİŞİLER MASKE KULLANMALI’
Kişilerin, hastalığa karşı alabileceklerini önlemlere de değinen Doç. Dr. Doğan, "İlk öncelikle grip hastalığı geçiren kişiler maske kullanmalı, toplu yaşam alanlarına zorunlu olmadıkça girmemeli. Hapşırma ve öksürme anında kolun iç tarafına hapşırarak hastalığın yayılımını engellemeli. Hasta ve bulaşı olan kişiler de daha hafif geçirmek adına yeterince sıvı tüketmeli. Uyku düzenlerine dikkat etmeli, sıcak banyolar önerilir. Ayrıca zerdeçal, zencefil gibi birtakım bitkisel ürünler, C vitamini; limon, portakal mevsime özgü meyve ve sebzeler tüketerek semptomların daha hafif geçirilmesini sağlayabilirler" ifadelerini kullandı.