Büyük bir felaketle karşı karşıyayız. Neredeyse bir yıldır covid19 hastalığıyla mücadele ediyoruz önlemler alıyoruz veya almıyoruz yaptığımız her bilinçsiz davranış bizlere çok kötü mâl oldu her gün yüzlerce ölü haberi dünyanın her yerini sardı bu kaos. Oysaki tüm kurallara uymuş olsaydık tedbirli davransaydık bugün bu hastalık bu kadar yayılıp uzun sürmeyecekti. Gelelim başka hatta en büyük felakete, Su kaynakları tükeniyor, kıtlık kapıda, doymayan gözümüz her geçen gün dünyayı yok ediyor.
Doğadaki tüm dengeyi alt üst ediyoruz.
Bazı ülkelerde yeni etkili çözümler üretiliyor. Avusturalya bu süreçte su tüketimini yarıya indirmeye başladı.
Bizler de ise sadece israf etmek gereksiz yere harcamak var.
Canlı hayatın devamı için en gerekli kaynağımız olan su git gide azaldığını görüyoruz. Çoğumuzun suyu israf ede ede kullandığını biliyoruz.
Peki ya bugüne dek ne kadar suyu neden ve nerelere harcadık?
İnsanlar kendi sonunu mu hazırlıyor?
Beklediğimiz ilahi kıyamet yoksa bir dikkatsizlikten mi ibaret?
Ah, keşke suyun bir damlasının bile ne denli kıymetli olduğunun bilincinde olsak.
Su kaynaklarının tükenmeye yakın olması büyük acıların habercisi, Dünya genelinde yaşanan küresel ısınma, iklim değişiklikleri, bilinçsiz su tüketimi, insan etkisiyle kuruyan göller, kötü su yönetimi, dünya genelinde ve Türkiye’de kullanılabilir su kaynaklarında ciddi anlamda azalmaya neden olmakta.
Düşünsenize yeryüzün büyük bir kısmının sularla kaplı olmasına rağmen artık Türkiye'de de ciddi olarak ortaya çıktı.
Ve dünyadaki su tükenirse ki bilinçsiz süren su kullanımı ve gidişat bunu gösteriyor.
İnsanların en önemlisi bütün devletlerin önlem alması gerekiyor, Aksi takdirde su tükenirse kuraklık başlar ağaçlar, ormanlar, bitkiler ölmeye başlar. Bu nedenle hayvanlar bu durumdan etkilenerek ölmeye başlar, Tüm bunların yok oluşu insanlığın yok olması demek mevcut su kaynaklarını bilinçli kullanmak gerekiyor.
Unutmayalım dünyadaki denge birazda bizim elimizde.
Bilinçsiz yapılan her hata bizim felaketimiz.
SONUMUZ.