Kıymetli okurlar, Müslüman olmanın gereklerinden,  Müslüman'ın yapmakla yükümlü olduğu, sahip olması gerekli muamele ve davranış biçimlerinden söz ediyorduk. Anlatılan ve anlatılacak bu hasletlerin tümü Müslüman olanda bulunması gerekli olan hasletlerdir.

Müslüman olduğumuzun  adeta işaretleri ve belirtileridir. Bir insan eğer Müslüman'sa, Müslüman'ca bir hayatı yaşamanın ve uygulamasının mihenk taşları ve yegane başvuru mercileri Kuran ve sünnet olmalıdır. Bu doğrultuda hareket ettiğimiz zaman da, anlattığımız ve anlatacağımız bu özeliklerin tümünü bir Müslüman olarak kendinde barındırmış ve bunlara sahip olmuş oluruz. Yapamama sebebimiz de, Müslümanca bir hayattan uzaklaştığımızdan kaynaklanıyor.

 Yoksa bu anlatılanların tümü, Müslüman'ım iddiasında bulunup ben Müslüman'ım diyenin uygulamaları ve davranışları olmalıdır.

O açıdan yazmaya ve hatırlatmaya ısrarla devam ediyoruz. Mevlam cümlemizi bu söylemlerden feyz, bereket ve ders alanlardan eylesin.

     Evet kıymetli okurlar, İşte bunlardan bir tanesi de güzel ahlaktır. Müslüman en başta ve öncelikle güzel bir ahlaka sahip olmalıdır. Çünkü bu özellik  Oldukça önemli ve Allah katında da oldukça büyük bir değere sahip bir muameledir

     Ahlak denince kıymetli okurlar, önder ve rehberimiz Muhammed as akla gelmeli.O en şerefli model aklımıza gelmelidir.Onun o yüce ahlakı öğrenilmeden hiçbir ahlaktan söz etmek mümkün değildir. Ahlakını öğrenelim ki, bizlerde ona göre kendimizi şekillendirelim ve o ahlak yapısına bürünelim.Veya en azından onun gibi olmaya çalışalım ve gayret gösterelim. Nasıldı efendimiz as’mın ahlakı,en net ifadelerle validemiz Aişe ra bizlere tarif etmektedir.

Peygamberin ahlakı Kuran’dı.

Yezîd ibni Babenûs ra anlatıyor:—  Hazreti Âişe'nin yanına varıp dedik ki :

—  Ey müminlerin  annesi!  Resûlüllah   (sav) 'in ahlâkı ne idi?

Hazreti Âişe şöyle dedi:

—  Onun ahlâkı Kur'ân idi. Müminûn Sûresini okur musunuz? (Mü¬minler gerçekten kurtuldu) dan itibaren oku, dedi. Yezİd demiştir ki:

—  Ben de (Müminler gerçekten kurtuldu) dan itibaren, (... onlar ki, ırzlarını korurlar) a kadar okudum.  (Müminûn: 1-5 ayetlerini).

 Haz¬reti Âişe buyurdu ki: — İşte   bu   vasıflar   Resulullah  (Sav) 'in   ahlâkı idi.(308)

Peygamber (Sav)in ahlâkı Kur'ân idi, demektir, Kur'ân'ın emirlerine tamamen bağlı olup, onları yerine getiren ve yaşayan, yasaklarından uzak olandı demektir. Yüce Allah’ın İnzal buyurduğu yüce dînin bütün güzelliklerini yaşayan ve bu dinin çirkin gösterdiği her hare¬ketten münezzeh bulunandı.

Bundan ötürü kıymetli okurlar, Yüce Allah, Peygambere hitaben:  “  ve inneke le ala hulukin azim “                            

«— Muhakkak ki sen, en büyük bir ahlâk üzeresin. Buyurmuştur. (Kalem: 4)

     

      Hz. Aişe validemiz, Peygamber Efendimizin ahlâkının Kur'ân olduğuna işaret ettikten sonra. «Mü'mînûn» sûresini göstermiş ve onu okuyup da bir netice çıkarılmasını istemiştir. Çünkü bu sûrenin başından itibaren mümin¬lerde bulunması gereken vasıfları Allah Tealâ beyan buyuruyor. Hatırlayalım hep beraber.

1. Müjdeler olsun: İnananlar, dünyada da âhirette de kesinlikle kurtuluşa ermişlerdir!

2. Onlar ki, namazlarında huşu içindedirler. Rablerinin huzurunda saygıyla secdeye kapanır, tam bir teslimiyet ve tevazu ile O’na boyun eğerler.

3. Onlar ki, boş ve yararsız her şeyden yüz çevirirler.

4. Onlar ki, hem kendilerini, hem de başkalarını arındırmak üzere, İslâm toplumunun sosyal güvencesi olan zekâtı bir kurum hâlinde yaşatma ve yaygınlaştırma görevini yerine getirir ve ayrıca, zekât verecek bir duruma gelmek için meşrû çerçevede çalışır, gayret gösterirler.

5.”Onlar ki, —gerek kadın gerek erkek olsun— iffet ve namuslarını titizlikle korurlar” (Mü’minun:1-5)

   İşte böyle müminler, Allah'ın rahmetine erenlerdir, Cennetle mükâfatlananlardır.

Hz. Peygamber in bu vasıfları kemal üzere kendisinde topla¬mış olduğunu, Hz. Aişe validemiz haber vermektedir.

Ve efendimiz as: Ebû Hureyre ra’den gelen rivayette şöyle buyuruyor:

«Ben, ancak güzel ahlakı tamamlamak için gönderildim.» diye buyurmaktadır. 273

Ahlakların olabileceği en güzelini ve son sınırını tamamlamıştır efendimiz s.a.v.

     Kıymetli dinleyenler; Hiç bir İlâhî din, güzel ahlâktan hali değildir. Fakat bütün güzel ah¬lâklar toplu olarak, geçen eski dinlerde mevcut değildir. Toplu olarak ah¬lâkın bütün güzellikleri İslâm dininde toplanmıştır ve bunları bir araya ge¬tirip yaşamak içinde, yüce Allah ahir zaman peygamberi, Muhammed as’ı göndermiştir. Hadîsten anladığımız genel mana bu. Peygamberin ahlâkı, Kur’an ahlâkıydı. Kur'ân da Allah’ın kelâmı olduğuna göre, onun üstünde hiç bir ahlâk düşünülemez ve olamaz, İslâm’ın bu yüce ahlâkını edinebilmek için Peygamberin gerçek hayatını öğrenmek, söz ve işlerini kavrayarak benimsememizden geçmektedir. İnsan çok kısa olan dünya hayatı için yüzbinler ve milyonlar harcar, gece gün¬düz demeden madde için çalışır da, ebedî hayat ve saadet için hiç kıpır¬damazsa, bunun manevî değeri ne olur? Âhiret için ne bekleyebilir? Ölüm, hayatın sonu olan bir gerçektir ve herkes İçin çok yakındır.

Yüce Allah Ahzap 21: süresinde şöyle buyuruyor:

 “Ey iman edenler! Allah’ı ve âhiret gününü arzulayan ve O’nu sürekli anıp yücelten kimseler için Allah’ın Elçisi, o sarsılmayan imanı, tertemiz ahlâkı, fedakârlığı, cömertliği, cesareti, kararlılığı ve çalışkanlığı kısaca bir hayat boyu yaşadığı kulluğu ile gerçekten size mükemmel bir örnektir. Şahıs olarak Peygamberi, toplum olarak da onun arkadaşlarını kendinize örnek almalısınız”. diye buyurmaktadır. Gerçek ahlak peygamber ahlakı, o ahlakta Kuranın ta kendisiydi. Peygamberi önder ve rehber, ahlâkını örnek edinmek, kurtuluşun yegane yoludur.Ve mükemmel bir ahlaka sahip olabilme sebebidir.

    Rabbim cümlemizi bu özelliklerin tümüne sahip olanlardan eylesin. AMİN

 

DEVAMI BİR SONRA Kİ YAZIDA