Batman Ziraat Odası Genel Sekreteri ve Ziraat Mühendisleri Odası Batman Şube Başkanı Ebubekir Doğan, 16 Ekim Dünya Gıda Günü vesilesiyle İLKHA muhabirine yaptığı açıklamada, dünyada artan açlık tehlikesine dikkat çekti.
Doğan, 1945 yılında kurulan Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) yıl dönümü vesilesiyle 1979’dan bu yana kutlanan Dünya Gıda Günü’nün, herkesin sağlıklı, dengeli ve güvenli gıdaya erişimini sağlamak amacı taşıdığını hatırlattı.
Doğan, "Gıda konusu doğrudan tarımla bağlantılıdır. Çünkü gıdanın sofraya kadar ulaşması, tarladan sofraya uzanan zincirin sağlıklı işlemesiyle mümkündür. Gıda güvenliğinden bahsediyorsak, planlı, teknik ve sürdürülebilir bir tarım sisteminden söz etmemiz gerekir." dedi.
"700 milyon insan açlıkla yaşıyor"
Dünyadaki açlık sorununa da değinen Doğan, şu tespiti yaptı:
"Bugün dünyada yaklaşık 700 milyona yakın insan açlıkla yaşamaktadır. Gelişmiş ülkelerde aşırı beslenmeye bağlı obezite sorunları artarken, birçok az gelişmiş ülkede insanlar yeterli gıdaya ulaşamıyor. Bu tablo, gıda arzının dünya genelinde adil bir şekilde dağılmadığını gösteriyor."
Doğan, gıda güvenliğinin sadece üretimle değil, adaletli paylaşım ve ulusal politikalarla da doğrudan ilişkili olduğunu belirterek, "Ne yazık ki herkesin güvenli ve sağlıklı gıdaya ulaşması mümkün değil. Bunun en büyük nedeni, gıda piyasasının küresel tekellerin kontrolüne geçmiş olmasıdır." ifadelerini kullandı.
"Küresel tekellere karşı yerel tohumlar geliştirilmeli"
Gıda üretiminde çok uluslu şirketlerin etkinliğine dikkat çeken Doğan, bu durumun ciddi bir tehlike oluşturduğunu belirtti:
"Dünyada gıda konusunda tekel haline gelen büyük şirketler, üretim ve arz zincirini istedikleri gibi yönlendirmeye çalışıyor. Bu şirketlerin amacı insanlara yeterli gıdayı ulaştırmak değil, ticari kârlarını artırmaktır."
Doğan, bu nedenle ülkelerin kendi yerel ve ata tohumlarını koruması gerektiğini vurgulayarak şunları söyledi:
"Her ülke kendi tohumunu geliştirerek kendi gıda güvenliğini sağlamalıdır. Aksi halde küresel tekellerin eline bağımlı hale geliriz. Yerli üretim ve yerel tohum, sağlıklı ve güvenli gıdaya ulaşmanın en önemli anahtarıdır."
"Gıda egemenliği, bağımsızlığın parçasıdır"
Son olarak Doğan, gıda güvenliğini sağlayamayan ülkelerin tam bağımsız olamayacağını ifade ederek açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
"Gıda güvenliği, yalnızca bir tarım politikası değil; bir ülkenin bağımsızlık göstergesidir. Her ülke kendi gıda sistemini, tohumunu, üretim gücünü korumak zorundadır. Ancak bu şekilde toplumlar yeterli, sağlıklı ve dengeli bir gıdaya ulaşabilir."
