Gülistan caddesi İnsan Hakları Anıtı önünde yapılan eylemde basın açıklamasını İHD üyesi M. Akif Akın okudu. Akın açıklamasında şu ifadelere yer verdi. "Bu hafta 15 Ağustos 1995 yılında Hakkâri/Çukurca’da kaçırılan Hacı Ahmet Er’in akıbetini sormak için toplandık.Kayıp Ahmet Er’in ailesinin anlatım ve beyanlarına göre; “Hacı Ahmet Er, Kurudere köyünde ikamet ediyormuş. 15 Ağustos 1995 tarihinde köyde operasyon başlatan askerler ile PKK militanları arasında çatışma çıkar. Operasyonu yöneten askeri komutan, köylülerin köyü bir önce boşaltmalarını, aksi takdirde askerlere vur emrini vereceğini söyleyerek tehdit eder. Bir süre sonra da köy askerlerin baskınına uğrar.Hacı Ahmet Er’in oğlu Adnan, ev eşyalarını taşımak için komşu köy Kavşak’a (Blêcan) katır bulmak için gider. Adnan’ın gittiği sırada, iki köy arasında silah sesleri duyulur. Silah seslerinin gelmesi üzerine ailesi Adnan için kaygılanmaya başlar.Hacı Ahmet Er ve kardeşi Hacı Mirap Er, Adnan’ın peşinden Kavşak köyüne gider. Operasyona çıkan askerler, Er kardeşleri gözaltına alır ve Işıklı (Serêsêvê) Köyü karakoluna götürürler.Olaydan bir kaç gün sonra ağır işkencelere maruz kalan Hacı Mirap Er, köyü terk etmesi şartıyla askerler tarafından serbest bırakılır. Aile Hacı Mirap Er ile birlikte gözaltına alınan kardeşi Hacı Ahmet Er’in de serbest bırakılacağını düşünürler. Ancak Hacı Ahmet Er’den bir daha haber alınmaz. Birkaç yıl sonra aile Hacı Ahmet Er’in akıbetinin ortaya çıkarılması için davacı olur, ancak bu girişimden her hangi bir sonuç alınamaz. Hacı Ahmet Er 27 yıldır kayıp ve akıbeti hala meçhul."