SİYASET

"İSVEÇ'TEKİ SALDIRI ÖRGÜTLÜ BİR KÖTÜLÜKTÜ"

İsveç'te Kur'an-ı Kerim'i yakma girişimine karşı konuşan HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Serkan Ramanlı, mukaddesata saldırının sıradan olmadığına örgütlü olduğuna dikkat çekti.

İsveç'te Kur'an-ı Kerim'i yakma girişimine karşı konuşan HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Serkan Ramanlı, mukaddesata saldırının sıradan olmadığına örgütlü olduğuna dikkat çekti. HÜDA PAR Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Serkan Ramanlı, İsveç'teki Kur'an-ı Kerim'i yakma girişiminin sıradan bir olay olmadığını söyledi. İslam'a saldıran hadsizlere haddini bildirmek için meydanlarda olduklarını söyleyen Ramanlı, "Bugün buraya Kur'an-ı Azimüş'şan'ın nüshalarını o kirli elleriyle yakmaya teşebbüs eden hadsizlere haddini bildirmek için buradayız. Bugün burada bütün dünyaya Aziz İslam'ın evlatları olarak İslam'ın nurunu hiçbir hadsizin söndüremeyeceğini bir kez daha ilan etmek için toplandık. Dün İsveç'te Kur'an nüshalarını ateşe veren hadsizin yaptıkları sıradan bir çirkeflik değildir. Zaman zaman Avrupa'nın farklı başkentlerinde, farklı hadsizlerin, farklı dilde konuşan, farklı kavimlere mensup İslam düşmanlarının böylesi hareketlerine şahit olduk. Ama dünkü eylem diğerlerinden farklıydı. Dünkü eylem örgütlü bir kötülüktü. Dünkü eylem spontane gelişen bir eylem değildi. İsveç devleti önce izin verdiği, sonra eylemi gerçekleştirmesi için güvenliğini sağladığı ve sonrasında desteklediği alçakça bir eylemdi." dedi.

Loading...

"KÖTÜLÜKLERİ ELİMİZLE ENGELLEYECEĞİMİZ GÜNLERİ İPLE ÇEKİYORUZ"

"Hiç kimse, hiçbir güç, hiçbir devlet, hiçbir otorite inancımıza hakaret edemez, Kitabımızı yakmaya cüret edemez, Peygamber Aleyhisselatu Vesellem'in hakaret edemez. Biz bu haksızlığı, bu hakaretleri kabul etmiyor ve hep bir ağızdan reddediyoruz." diyen Ramanlı, şöyle konuştu:  "Geçmişte belki zayıftık, belki mustazaftık, belki bu tür çirkefliklere ve çirkinliklere karşı sadece kalbimizle buğz ediyor ve öfke patlaması yaşıyorduk. Belki sesimizi bugün olduğu gibi duyuramıyorduk. Ama elhamdülillah münkeratı dün olduğu gibi sadece kalbiyle buğz ederek def etmeye çalışma noktasında değiliz. Bugün bu meydanda ve Türkiye'nin hatta dünyanın pek çok noktasında dilimizle bu münkeratı engellemeye muvaffakız elhamdülillah. Bugün dilimizle haykırıyoruz, bu münkerata, bu zulme, bu hadsizliğe, bu haksızlığa dur diyoruz. Bugün dillerimizle bu münkeratın engellemeye çalışıyoruz ama Allah izin verirse çok uzak olmayan bir gelecekte inşallah elimizle bu münkeratı engellemeye muvaffak olacağız. Bugün dilimizle bu kötülüğü engellemeye çalışıyoruz. Yarın elimizle bu kötülükleri engelleyeceğimiz günleri iple çekiyoruz ama o güne kadar, o günler gelinceye kadar bugün yetkiyi elinde bulunduran Hükümete sesleniyoruz: Ukrayna-Rusya arasında bir savaş devam ediyor. O savaşta tarafsız olmanız doğru bir tavırdı, ilkeli bir tavırdı, Avrupa'nın savaşından bize ne? Bugün Rusya'nın korkusuyla ABD'nin yörüngesinde güvenli olacağını uman pek çok Avrupa ülkesi var. Bunlardan bir tanesi de biliyorsunuz İsveç. Bugün bu meydanda toplanmamıza sebep olan o meşum devlet İsveç NATO'ya üye olmak istiyor ama NATO'da bir kural var. NATO üyesi bir ülke bile veto ederse NATO'ya üye olamayacak. "