Keremoğlu ailesinin yaşadıkları, gözaltında kayıplar gerçeğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Aslen Yüksekovalı olan ve Van’da yaşayan varlıklı Keremoğlu ailesi, JİTEM bağlantılı kişiler tarafından tehdit edilerek haraç istenmiş, “ölüm listesinde adınız var” denilerek hedef alınmıştı. Ailenin baskılara boyun eğmemesi üzerine 75 yaşındaki iş insanı Kadir Keremoğlu, 14 Nisan 1995 tarihinde Van merkezde bulunan Keremoğlu Camisi’nden çıktığı sırada kaçırıldı. Görgü tanıklarının ifadesine göre olayda 01 EA 600 plakalı Beyaz Toros, 65 ER 279 plakalı Doğan, 06 FH 600 plakalı Broadway ve 34 ALL 82 plakalı otomobiller yer aldı.
Ailenin yaptığı araştırmalara göre Kadir Keremoğlu, Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım’a teslim edildikten sonra sırasıyla Van JİTEM merkezi ve Van Jandarma Alay Komutanlığı’na götürüldü. Aile ayrıca, olaya karıştığı iddia edilen bazı JİTEM bağlantılı kişilerin kimlik bilgilerine de ulaştı.
Olayın ardından aile; Van Emniyet Müdürü, Van Valisi ve dönemin Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar ile görüşerek elde ettikleri bilgileri paylaştı. Ancak sonuç alınamadı. Kendilerini istihbarat ve özel harp mensubu olarak tanıtan kişiler ile bir yarbayın aileyle temasa geçip fidye talebinde bulunduğu da iddialar arasında yer aldı. Bu iddialar, Aktüel Dergisi'nin 285 ve 286. sayılarında detaylı şekilde yer aldı.
Keremoğlu ailesi, 13 Ocak 1997 tarihinde TBMM Susurluk Araştırma Komisyonu’na ifade vererek yaşadıklarını ve sorumlu olduklarını düşündükleri kişilerin isimlerini paylaştı.
Diyarbakır, Hakkari ve Van adliyeleri arasında gidip gelen dava dosyasında herhangi bir ilerleme sağlanamadı. 2015 yılında dosya Anayasa Mahkemesi’ne taşındı, ancak başvuru reddedildi. İç hukuk yollarının tükenmesi üzerine aile dosyayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) taşıdı. Keremoğlu ailesi, 30 yıla yaklaşan bu süreçte hâlâ adalet arıyor.