MARKETLERDE KÖLE DÜZENİNE HAYIR!

Son aylarda Batman’daki marketleri dolaşıyorum. Özellikle o malum "üç harfli" zincir marketler ile yerel marketlerin bazıları çalışanlarına adeta köle muamelesi yapıyor. Maalesef bu tespiti üzülerek yapıyorum ama gerçek bu: Çalışanlar insan gibi değil, makine gibi görülüyor.

Marketlerde yöneticilerin sesleri koridorlarda yankılanıyor:

“Arkadaşlar daha hızlı! Daha çabuk!”

Ne yani, çalışanın sırtında motor mu var Sayın Müdür? Pil mi takıldı bu insanlara da sürekli şarjlı gibi koşsunlar?

Çay molası var mı, yok mu bilinmiyor. Yemek saatleri düzenli mi, belli değil. Ayakta kaç saat duruyorlar, ne kadar dinleniyorlar, bilen yok. Bildiğimiz tek şey var: Bu insanlar asgari ücretle köle gibi çalıştırılıyor.

Bazı filmlerde görüyoruz ya; elinde kırbaçla çalışanlara bağıran zalimler… İşte bu zihniyetin modern versiyonu bazı market yöneticilerinde vücut bulmuş.

Soruyorum size: Bu insanlar sizin köleniz mi? Hayvan mı güdüyorsunuz?

Bugün bu gençler sadece asgari ücretle geçinmeye çalışıyor. Sigortaları var evet ama aldıkları ücret belli: En düşük maaş. Emeklilikleri ne olacak? Yine en düşük maaşla yaşayacaklar.

Peki siz bu sistemle Batman’da bu kadar market açmışsınız, peki ya başka şehirlerde? Emin olun, bu şartlarda kimse sizinle çalışmaz. Bu baskıcı sistem sadece burada yürüyor çünkü insanlar çaresiz. Gençler çalışmak zorunda, ailelerine destek olmak zorunda. İşte bu çaresizlikleri üzerinden bir düzen kurulmuş.

Ama unutmayın: Sadece mecbur oldukları için ses çıkarmıyorlar. Sustukları için razı geldiklerini sanmayın.

Siz de iyi biliyorsunuz: Bu marketlerde aynı kasiyeri iki ay üst üste görmek neredeyse imkânsız. Çünkü bu baskıya, bu eziyete kimse uzun süre dayanamaz. Gençler iş bulamasa bile eninde sonunda bu şartlara "yeter artık" diyor.

Market açmak, istihdam sağlamak elbette kıymetli. Batman’a yatırım yapan, gençlere iş imkânı sunan herkese teşekkür ederiz.

Ama bu çalışanlara insan gibi davranmayacağınız anlamına gelmez!

Özellikle üç harfli marketlerin Batman’daki yöneticileri, müdürleri…

Elemanlarınız sizin köleniz değil. “Ben istersem çalıştırırım, istemezsem gönderirim” havasıyla bu iş yürümez. Başka şehirlerde bunu yapamıyorsunuz, burada da yapamazsınız!

1000 metrekarelik bir mağazaya üç personel koymak, sonra bu üç kişiye hem temizlik yaptırmak, hem müşteriyle ilgilendirmek, hem kasa, hem raf, hem sevkiyat yaptırmak... Bu insanlık dışıdır!

Böylesi büyük mağazalarda en az 8-10 personel olması gerekir ki, hem işler düzgün yürüsün hem çalışan ezilmesin.

Bu şehirde örnek alınacak kurumsal marketler de yok değil. Çalışanlarının haklarına özen gösteren, mesai saatlerine dikkat eden, sosyal haklarını sağlayan işletmeler de var. Onlardan örnek alın, kendinize değilse bile bu gençlere biraz saygınız olsun.

Şunu da unutmayın: Market çalışanları belki ses çıkaramıyor, belki korkuyor. Ama Batman Pusula Gazetesi olarak biz onların sesi olmaya devam edeceğiz.

“Kimse yok” demeyin.

“Kimse bizi duymuyor” demeyin.

Biz varız!

Batman Pusula Gazetesi, halkın sesi, emekçinin yanında.

Ve ben, Aytekin Alptekin olarak bu köşeden bir kez daha sesleniyorum:

Marketçilerin yöneticileri, çalışanlarınız köleniz değil! Onlara insan gibi davranın.