OKULLARDA KILIK VE KIYAFET UYGULAMASI

İnsanları memnun etmek zordur!

Memnuniyet, herkesin kendine uygun olanı beklediği ve kendi çıkar ve menfaatlerine uygun olanı seçtiği bir anlam yükleniyorsa sıkıntı ve krizler bitmez.

Önemli olan kamu yararı mı, bireysel çıkarlar mı?

Unutulan nokta herkesin bireysel hareketle kendi düşüncesi, anlayışı, beklentisi, inancı ve tarzı itibariyle yaklaşım göstermemesi gerektiğidir.

Çünkü ortada bir sistem ve süregelen bir eğitim süreci varsa kişisel düşüncelerden önce toplumsal birlikteliğe dayanan ortak menfaatlerde buluşmak önemli olmalı. Manzaraya bakıldığında sadece eğitim alanında değil, yaşam alanlarının birçoğunda kişi ve birey menfaati ön planda tutulmakta.

Çok geç kalınmış bir karar olsa da eğitim camiasının bir kısmında (eğitim camiası sadece öğrencilerden değil, öğretmenlerden, idarecilerden, yönetim mekanizmalarından ve velilerden oluşmakta) uygulanan kılık/kıyafet uygulamasının yaz döneminde alınan Bakanlık kararıyla bir standarda oturtulması önemli bir adımdır.

Çünkü “İş zivanadan çıkmıştı” ve kontrolsüz bir eğitim-öğretim ortamında tamamen öğrencilikten uzak bir manzarada garip sahneler yaşanıyordu.

Okullara gelen/gidenlerin belli olmaması; Sivillerin fark edilmemesi; Zengin olanın lüks, parası olmayanın kısıtlı giyinmesi; Öğrencilerin temizlik ve hijyenden uzaklaşması; Okul kimliğinin tamamlayıcısı olan formanın ağırlığının yok olması ve öğrencinin psikolojik aidiyet hissinin ortadan kalkması gibi bozucu etkiler önemli sarsıntılar yaratıyordu.

Kısaca okullarda kılık-kıyafet olması ve belli bir standarda oturtularak öğrenci kimliği bilincinin yakalanması şart!

Buraya kadar sıkıntı yok. Ancak Okul İdaresi, Veliler, Öğrenciler, Milli Eğitim Müdürlüğü ve Bakanlık itibariyle hassas olunması gereken ilkelere dikkat edilmesi de ayrı başlıkları önümüze koymakta.

Bakanlık aldığı kararda ısrarcı davranmalı ve kılık-kıyafet uygulamasının eğitim ortamlarında uygulanmasına destek vermelidir. Ayrıca kılık*kıyafet konusunda kim olursa olsun maddi ve manevi krizlere yol açanlara da gereken soruşturmaları yapmalıdır.

Milli Eğitim Müdürlükleri masa başı görevlerini takip etme konusunda alanın sesini duymaya devam etmelidir. Çünkü alanda kendini yalnız hisseden okul idarelerinden verimli olmaları beklenemez.

Veliler, okul ortamlarını sivil ortamlarla karıştırmamalı; Resmi bir kurum olan okulların aynı zamanda insan gelişim evrelerinin merkezi olduğunu unutmamalıdır. Okullarda idareci ve öğretmenlerin göstermeye çalıştığı hassasiyet ve saygı ilkelerinin velilerin de görevi olduğu bilinerek, bireysel manada öğrencilerinin yakın takibini yapmaları en sağlıklı olandır.

Öğrencilere düşen görev ve sorumluluk da eğitim-öğretim gördükleri ortamlara sahip çıkmak; Korumak; Hiç kimsenin değil, kendi yaşam alanı olduğunun bilincine varmak; Kendini yetiştirme konusunda zihinsel, sosyal, bedensel ve psikolojik gelişimlerine katılmak olmakta. Bunun ilk adımı görüntü ve temizlik/hijyen olduğundan kıyafet uygulamasına isteyerek uymak gerekiyor.

Öğretmenlerin de sivil hayatta kullanılan kıyafetler dışında, eğitim-öğretim ortamlarına mesleki zorunluluğun gereği olarak ve öğrencilerin örnek aldığı modeller bilinciyle uygun kıyafetlerle gelmeleri lazım. Sivil gelinmesi ve rahat olma düşüncesi ağır basıyorsa da en azından Önlük giyilmesi var olan öğrencilerin özenti kurması açısından önemli bir adım olur.

Okul idareleri öncelikle okula uygun bir model belirleyerek, öğrencilerin uygun fiyata ve istediği yerden almasını sağlayacak tedbirler almalı. Kıyafet çeşidi ve modeli uzun yıllar kullanılacak şekilde seçilmeli, veliler satın alma noktasında serbest olmalıdır. Denetim mekanizmalarının hareket halinde olduğu düşünülürse, birilerinin mağdur duruma düşmemesi için bilinçli davranmanın hassasiyeti duyumsanacaktır.

Veli ve öğrencilerin unuttuğu bir nokta var: Bu yıl kılık-kıyafet uygulaması resmi açıdan zorunlu hale gelince, önceden belli bir forma ve modelde okul kıyafeti olmayan olular yeni bir kıyafet seçmek zorunda kaldı. Bu veliye/öğrenciye yük getirecek bir uygulama değil, yeni belirlenen okul kıyafetinin ilk defa alınacak olmasıdır.