Kış kapıya dayandı ve kavurucu sıcakların Batman özelinde insanlara yaşattığı hararet ve yüksek sıcaklık değerleri, yerini Kasım ayı itibariyle düşük sıcaklık değerlerine ve soğuk havalara bırakmaya başladı.
En büyük talihsizliği yağış eksikliği olan ilimizin, Mayıs-Kasım ayları arasında kurak geçen altı aylık zaman döneminin ardından yağmurla buluşması doğrusu sevindirici oldu.
Sadece çiftçilerin değil, tüm herkesin kuraklıktan ve yağış yetersizliğinden kaynaklanan hava kirliliğinden yana derdi var. Yağış olmaması ve ilimizin coğrafik yapısının konumu nedeniyle özelikle merkeze yeterli hava olaylarının etki etmemesi en büyük sıkıntımız durumunda.
İnsanlara kalsa sıkıntılar asla bitmez de yine yaratıcı kudretimizin insana olan nimeti sayesinde nasibimize düşeni yaşam hakkı olarak kullanıyoruz!
Kış kapıda ve soğuk havalarla birlikte ısınma problemleri artmaya devam ediyor. Yağış yetersizliği ve ısınma ile ilgili problemli yakıt kullanımı ilimizi ülkenin havası kirli şehirlerinden biri haline getirirken, alınması gereken tedbirlerle alakalı yapılması gereken çok şey var.
Yazıda asıl üzerinde durulması gereken gündem konumuz Trafik işleyişi, kazalar, yol güvenliği, hız sınırları, araç ve şoför güvenliği, dikkat ve kurallara uyma psikolojisi gibi detaylar aslında…
Çünkü kazaların kış aylarında artış gösterdiği ve yol, sürücü, araç ve kural zincirinden herhangi birindeki sıkıntının ortaya yıkıcı sonuçlar çıkardığı tespit edilebiliyor. Yağışlar ve görüş mesafesi gibi risk doğuran unsurlar karşısında sürücülerin hassasiyet göstermesi hem kendileri hem de diğer araç/yayaları hayati önemde etkilemekte.
Özellikle ilimizin kış aylarıyla birlikte doğal kaderi olan “Sis” olgusu dikkate alınması ve trafikte bulunan herkesin ön planda tutması gereken bir risk alanıdır. Görüş mesafesini 15-20 metreye kadar düşüren sisli havalarda araçların ve sürücülerin yol güvenliği kadar yolu görebilme ihtimalini düşüren ortamları da tedbirli davranarak gözetmesi gerekiyor.
Sisli havalar hız yapılmaması gereken, yol şeritlerinin dikkatle izlenmesi şart olan, görüş mesafesinin olmaması nedeniyle her an için insan, hayvan veya araçların çıkma ihtimali olan bir manzarayı önümüze koyduğundan dolayı hassasiyet duygusunun ön plana alınması lazım.
Gerek şehir içi ve gerekse hız limitlerinin yüksek olduğu şehirlerarası yolculukların sisli havalarda önemli riskler doğurduğu bilinci ön planda tutularak hız yapmamaya, araçların kendi şeridini takip etmeye, aracın uyarıcı ışıklarını (dörtlerini) yakmaya, solama ve öndeki araçları takip etme konusunda yan ve arka yönleri gösteren aynaları (dikiz aynası) sık sık kontrol etmeye ihtiyaç var.
En büyük problemin sürücülerin kurallara uymaması ve hız sınırı ihlali olduğu düşünülürse, kazaların hayatımızdan eksik olmaması doğal karşılanır oluyor. Üzerine sisli hava eklenince de ölümcül istatistikler karşımıza çıkmaya devam ediyor.
Sürücüler kadar yayaların da sisli havalarda ulaşım itibariyle yol kontrollerini yaparak dikkatli davranmaları şart. Ağır vasıtalar ve araçların arıza durumları gibi beklenmedik durumlar yolda kalmaya ve yol üzerinde tehlike yarattığından, sisli günlerde yavaş ve tedbir içerikli kural uyumu kötü senaryolar yaratmayacaktır.