Her kar yağışında aynı manzara, aynı çaresizlik, aynı sorular…
Bu kez de sosyal medyaya yansıyan görüntüler iç açıcı değil. Saatlerce yollarda kalan sürücüler, kör noktalarda mahsur kalan araçlar, rampalarda ilerleyemeyen tırlar, ana yollar ve hatta otobanlarda kilitlenen trafik… Peki soralım: Vatandaşı gerçekten kar mı mağdur etti, yoksa görevini yapmayanlar mı?
Meteoroloji günler öncesinden uyarmıştı. “Yoğun kar yağışı bekleniyor” dedi. Kör noktalar belli, rampalar belli, araçların nerede zorlanacağı, nerede kara saplanacağı üç aşağı beş yukarı biliniyor. Buna rağmen neden vatandaş yollarda, çaresiz, yemeksiz, susuz bırakıldı?
Sorun ne?
Ekipman mı yetersiz? Alın.
Personel mi eksik? Alın.
Bütçe mi yetmiyor? Karla mücadeleye bütçe ayırın.
Ama kimse bana “imkânımız bu kadar” demesin. Tedbirsizlik ayrı şeydir, çaresizlik ayrı. Çare varsa, imkân da vardır.
Kış sezonu belli. Sezonluk işçi alınabilir, sezonluk kar küreme araçları, greyderler, yol açma makineleri kiralanabilir. Tuzlama ekipmanları hazır tutulur, ana yollar ve arterler açık kalır, kaldırımlar temizlenir. Bu belediyenin görevidir.
Otobanlar kapanıyor. Otoban dediğiniz yer parayla geçilen yoldur. Parayı veriyorsam, açık ve güvenli bir yol isterim. Parayla rezil olmak zorunda değilim.
“Efendim tır kaydı” deniliyor.
Peki neden kaydı?
Demek ki orada bir sorun var. Ya işaretleme yetersiz, ya gerekli uyarılar yapılmadı, ya da yol kış şartlarına uygun değil. Bunlar eksikse 40 tonluk araç elbette kayar. Diyelim ki şoför hata yaptı ve yolu kapattı; peki sizin kurtarıcı ekipleriniz nerede? Otoban 5 saat, 10 saat kapalı kalır mı? Kalıyorsa bir yerde ciddi bir eksiklik var demektir.
Her sene aynı rezalet. Her kar yağışında araçlar yollarda kalıyor. Bu bir tesadüf değil, sistematik bir sorundur. Ve bu sorunu sadece sürücülere yüklemek, topu taca atmaktan başka bir şey değildir.
Bu ülkede dört mevsim yaşanıyor. Cadde, sokak, ana yol ve otobanlar buna göre planlanmalı. Her türlü olumsuzluk hesaba katılmalı.
İlgili müdürler “imkânımız bu kadar” diyemez, kendini aciz gösteremez. Karayolları müdürüsünüz; matematiğiniz iyi olmalı. Nerede ne olacağını hesaplayacaksınız. Bütçenizi ona göre oluşturacak, personelinizi ona göre planlayacaksınız. “Bir aracım var, iki aracım var” deyip işin içinden çıkamazsınız.
Herkes işini doğru yapacak. Kimsenin vatandaşı mağdur etmeye hakkı yok.
Vatandaş aç, susuz, yorgun, soğukta saatlerce bekletilemez.
Kızgınım, evet. Çünkü onlarca vatandaş saatlerce yollarda perişan halde bekledi ve hepsi yaşadıklarını bana mesaj attı. Bu öfke boşuna değil, bu isyan haksız değil.
Sözüm bu kadar. Anlayan anlamıştır.