Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonuçlarının açıklanmasının ardından tercih süreci hız kazandı. Bu dönemde "tercih danışmanı", "eğitim koçu" ve "tercih uzmanı" gibi unvanlarla öğrencileri yönlendirmeye çalışan kişilerin sayısında artış yaşandığına dikkat çeken uzmanlar, doğru rehberlik alınması konusunda uyarılarda bulundu.
Uzman Psikolojik Danışman Fatma Kaya, Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonuçlarının açıklanmasının ardından başlayan tercih sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Kaya, öğrencilerin tercih yaparken en sık yaptığı hataları sıralayarak, bu süreçte dikkat edilmesi gereken kritik noktaları paylaştı. Özellikle puan yerine başarı sıralamasının esas alınması gerektiğini vurgulayan Kaya, yanlış tercihlerin öğrencilerin geleceklerini olumsuz etkileyebileceğine dikkat çekti.
"Tercihlerde puan değil, başarı sıralaması esas alınmalı"
Öğrenciler tercih yaparken en çok hangi hatalara düştüklerine değinen Kaya " Öğrencilerin kafasında belirli meslek dallarının ve belirli bölümlerin olması gerekir. Kendi puanlarına bakarak, puanlarının yettiği bölümleri tercih etmeleri başlıca hatalardan bir tanesidir. Önemli olan nokta başarı sıralamasıdır. Başarı sıralamasına göre tercih yapılması gerekirken birçok aday, puan bazlı olarak tercih listesi hazırlamaktadır. Puanın yetmediği ve başarı sıralaması karşılanmadığı takdirde, istenmeyen bölümlere tercih yapılmalı mı? Bu noktada hedefe ulaşmadıysak ve farklı bir hedefimiz varsa, kendi ilgi ve yeteneklere uygun bir alan tercih edilebilir. Ancak herhangi bir B planı yoksa ve hedefimize uygun bölümü tercih edecek yeterli puana sahip değilsek, sonraki yıl sınava girmek alternatif olarak aklımızda bulunmalı" dedi.
"Okul birincilik kontenjanı için özel şartlar dikkatle incelenmeli"
Tercih yaparken okul birincilik kontenjanı da mevcut olduğunu belirten Kaya "Bu kontenjan, ayrı bir kılavuzda özel şartlarla yayınlanmaktadır. Özel şartları okumakta fayda vardır. Özel koşulları okumadan tercih yapmak çok sağlıklı olmayacaktır. Tercih yaparken birincilik kontenjanından faydalanabilmek için mevcut okulların tercih sıralamasında ilk sıralara yazılması oldukça önemlidir. Tercihler yapılırken, 24 tercihin tamamını yazmak zorunda değiliz. Başarı sıralamasının yeterli olduğu, gitmeyi tercih ettiği şehir ve üniversiteleri listeye yazmak yeterli olacaktır" şeklinde konuştu.
"Aileler baskı yapmak yerine destekleyici olmalı"
Tercih dönemlerinde aileler, çocuklarını uzak şehirlere göndermek istemeyeceklerini vurgulayan Kaya " Bu noktada tercih haklarına baltalama yapabiliyorlar. Bölüm tercihinde baskı kurabilirler. Bu noktada ailelerin, çocukların kendi ilgi alanlarına yönelik tercihler yapmalarına izin vermeleri gerekmektedir. Sorumluluk bundan sonra çocuğa aittir. Çocuğu koruyup kollamak, yararına olan görüşlere katkıda bulunmak aile için önemlidir. Ancak baskı kurmadan, 'Bu şekilde yaparsan senin için daha uygun olacağını görüyorum.' deyip çocuğun tercih yapma hakkına ve sorumluluk alma bilincine sahip olmasına izin vermekte fayda var. Aileler genelde çocuklarından ayrılmak istemiyorlar. Çocuk, uygun olmayan bir bölüme yerleştiğinde okulu okumak ve bölümün gerekliliklerini yerine getirmekte zorlanabilir" diye belirtti.
"Tercih süreci öğrenciler için kaygı ve belirsizlik içerebilir"
Tercih dönemi oldukça stresli bir dönem olduğunu dikkati çeken Kaya " Belki de istenilen başarı elde edilemedi. Bu noktada kaygı devreye girebilir. "Acaba nereye yerleşeceğim, istediğim bölüme yerleşebilir miyim?" gibi birçok soru işareti beraberinde gelebilir. 'Gittiğim yerde nelerle karşılaşacağım, neler beni bekliyor?' İlk kez ailelerinden uzaklaşacaklar için oldukça zorlu bir süreçtir. Bu süreçte bir uzmandan destek almakta fayda vardır. Her okulun rehberlik dersindeki, özellikle PDR uzmanlarından yardım alabilirler. Herhangi bir yönlendirmede bulunmadan, sıralamaları baz alarak çocuğun kendi hedefini dikkate alıp uygun yönlendirmeyi yapacaklardır" dedi.
"Tercih döneminde 'uzman' görünümlü kişilere dikkat"
Tercih döneminde ortaya çıkan uzmanlara karşı dikkatli olunması gerektiğini belirten Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü "YKS sonuçlarının açıklanmasıyla birlikte, tercihlerin yapılmasıyla ilgili alanda uzman türemiş durumdalar. Peki, uzmanları neye göre seçeceğiz? Uzmanın, PDR lisans programı mezunu olmasını dikkate almakta fayda var. Kendini uzman olarak ilan eden ve tercih döneminde öğrencilere bireysel destek vereceğini ifade eden kişiler, bu tercih noktasında öğrencileri kendi isteklerine göre yönlendireceğinden, bu öğrencinin kendi tercihi olmayacaktır. Bu noktada sorumluluk almayacaklardır. Bu nedenle dikkat etmek gerekir. Tercihleri yaparken "eğitim koçu" ve "tercih uzmanı" isimli kişilerden destek almak yerine, okullarınızın rehberlik dersinde görev yapan psikolojik danışmanlardan destek almak oldukça önemlidir" diye konuştu.