Oduncu, "Sadece doğa değil, halkın yaşam hakkı da tehdit altında" diyerek, söz konusu bölgedeki yaşam alanlarının yok olduğuna dikkat çekti.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Batman Milletvekili Zeynep Oduncu Kutevi, Batman Çayı’nda faaliyet yürüten kum ocaklarının yarattığı ekolojik tahribatı Meclis gündemine taşıdı.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un yanıtlaması istemiyle soru önergesi veren Oduncu, Batman Çayı’nın sadece bir akarsu değil; Batman Ovası ve çevresindeki ekosistem için yaşamsal önemde bir alan olduğunu vurguladı.
TARIM ARAZİLERİ KURUYOR, CANLI TÜRLERİ YOK OLUYOR
Özellikle son yıllarda sayıları artan kum ocaklarının doğal yaşam alanını ciddi biçimde tehdit ettiğine dikkat çeken Oduncu, “Batman Ovası boyunca faaliyet gösteren bu ocaklar, nehrin doğal akış yönünü değiştirerek bölgedeki ekolojik dengeyi bozmakta, verimli tarım arazilerinin bataklığa dönüşmesine ve bazı alanların kurak bir hâl almasına yol açmaktadır. Çevresel ve tarımsal tahribatın yanı sıra, çok sayıda endemik bitki ve hayvan türü de habitatlarını kaybetmekte ve yok olma tehdidiyle karşı karşıya kalmaktadır” ifadelerini kullandı.
HALK SAĞLIĞI DA TEHDİT EDİLİYOR
Önergenin gerekçesinde; bazı kum ocaklarının ruhsat sınırları dışında çalıştığı, gece gündüz aralıksız faaliyet gösterdiği ve bu süreçte ortaya çıkan gürültü, toz ve çevre kirliliğinin halk sağlığını tehdit ettiği kaydedildi. Özellikle nehir kıyılarında vakit geçirmek isteyen yurttaşların bu alanlardan dışlandığı, bazı ocakların halkın erişimini keyfi biçimde engellediği belirtilerek, şehir girişinde oluşan çirkin manzaranın da kent estetiği ve çevre açısından ciddi bir sorun haline geldiğine dikkat çekildi.
YAŞAM HAKKI İHLAL EDİLİYOR
Oduncu, doğanın bir meta değil, tüm canlılarla birlikte ortak yaşam alanı olduğu inancıyla, ekolojik yıkım projelerine karşı durmanın temel sorumluluk olduğunu ifade ederek, “Batman Çayı’nda yürütülen bu kum çıkarma faaliyetleri, yalnızca çevre hukukunun değil, aynı zamanda anayasal düzeyde tanınan yaşam hakkının da ihlalidir. Bu faaliyetlerin, Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası çevre sözleşmeleriyle ve sürdürülebilir kalkınma ilkeleriyle bağdaşmadığı ortadadır. Nehir ekosisteminin tahribi, yerel iklim koşullarını da etkilemekte; uzun vadede kuraklık riskini artırmaktadır. Ayrıca bu ocaklardan yayılan mikroskobik kum parçacıkları hava kirliliğine neden olmakta, özellikle çocuklar, yaşlılar ve kronik hastalar açısından ciddi sağlık tehditleri oluşturmaktadır” diye belirtti.
GEREKLİ EKOLOJİK RESTORASYON PROJELERİ HAYATA GEÇİRİLSİN
Oduncu, bu yıkımın bir an önce durdurulması, ekolojik restorasyon projelerinin hayata geçirilmesi ve kamusal denetimin güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Oduncu, Bakan Kurum’un yanıtlaması istemiyle şu soruları yöneltti: “Batman Çayı ve Batman Ovası çevresinde hâlihazırda faaliyette bulunan kum ocaklarının sayısı kaçtır? Bu ocakların her birinin ruhsat bilgileri, ruhsat süresi ve faaliyet kapsamı nedir?
Söz konusu kum ocaklarının, ruhsat sınırları dışında çalıştığı, doğal akış yönünü değiştirdiği, tarım alanlarını bataklığa dönüştürdüğü ve endemik türlere zarar verdiği yönündeki iddialar hakkında Bakanlığınız bugüne kadar herhangi bir denetim veya idari işlem yapmış mıdır? Yapıldıysa bu işlemler nelerdir? Nehir yatağında yapılan kum çıkarma işlemleri neticesinde Batman Çayı’nın su rejiminde ve doğal yaşamında meydana gelen değişikliklere dair Bakanlığınız tarafından hazırlanmış herhangi bir bilimsel çalışma veya Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporu var mıdır? Batman Çayı havzasındaki kum ocaklarından kaynaklanan hava kirliliği, toz salınımı ve partikül madde miktarı ile ilgili olarak Bakanlığınızın ya da Çevre İl Müdürlüğü’nün düzenli ölçüm ve takip çalışmaları bulunmakta mıdır? Varsa buna ait veriler nelerdir?
Yerleşim yerlerine yakın mesafede bulunan ve gece gündüz faaliyet gösterdiği bildirilen kum ocaklarının çevreye yaydığı gürültü, görüntü ve hava kirliliği ile ilgili herhangi bir denetim yapılmış mıdır? Bu denetimlerin sonuçları nelerdir? Bakanlığınız, Batman Çayı havzasındaki bu faaliyetler nedeniyle yok olan ya da tehdit altında olan endemik flora ve fauna türlerinin korunmasına ilişkin herhangi bir eylem planı ya da telafi edici proje geliştirmeyi planlamakta mıdır? Batman kent merkezine çok yakın konumda bulunan ve ekolojik tahribata yol açtığı gibi kentsel estetik açısından da olumsuzluklar yaratan kum ocaklarının faaliyetlerinin durdurulması veya taşınmasına ilişkin bir planlamanız bulunmakta mıdır?
Batman Çayı havzasında doğaya ve canlı yaşamına zarar vermeyen, yerel halkın da görüşlerinin alındığı katılımcı, ekolojik restorasyon ve koruma temelli bir havza yönetim planı oluşturmayı planlıyor musunuz?”