YALNIZLIK ÇAĞI

Teknolojiyle beraber gelen yalnızlık ve toplumun telefonlardan başını kaldıramamasından, sohbet etmeyi de bir kenara bıraktım. İki çift kelam edemediğimiz bir çağa, uyumsuz süren, gelişi güzel olmayan bir çağa denk geldiğimizi belirtmek istedim.

Son 15 yılda tüm dünyada yoğun olarak kullandığımız akılı cihazlar bireyler arasında iletişimsizliğe ve kopukluğa neden oluyor.

İnsanların tek hücreli bir kimlik yapısına bürünmesine yol açan android cihazların zararı yaymış olduğu radyasyonda İnsan sağlığını kötü etkilemekte.

Aynı zamanda teknoloji İnsan ilişkilerini de samimiyetsizleştiriyor. Çoğumuz teknoloji batağında debeleniyoruz. Yalnızlık kapıda hatta yanı başımızda. Yanımızdaki insanlarla iki kelam edemezken telefon üzerinden tanıdık tanımadık pek çok insanla iletişim halindeyiz. Bu durum bizleri yalnızlaştırmakta.

Günümüz teknolojisinde birçok şeyi internet üzerinden sipariş edip satın almaktayız bu bile insanlar arasında ki birebir iletişimde kendimizi ifade ediş biçimini de etkilediğini söyleyebilirim.

Arkadaşlarımızla, eşimizle, dostumuzla bir mekânda oturduğumuz da herkesin elinde telefon birbirlerine bir şeyler gösteriyorlar.

Korkarım yeni nesiller sohbet etmeyi bırakıp telefon üzerinden yan yan yanayken bile yazışıp duracaklar.

Ki zaten teknoloji EN ÇOK ÇOCUKLARI etkilemekte.

“Ağaç yaş iken eğilir”.Bizler çocuklarımızı nasıl yetiştirirsek öyle şekillenirler.

Tüm bireylerin amacı iletişim kurabilen düzgün, çocuklar yetiştirmek. Amacımızdan uzaklaşmamak gerek çocuklara nasıl iletişim kurmalarını öğretmek bunu ellerine telefon veya tablet vererek değil de samimi şekilde yüz yüze yapmayı öğretmek lazım.

İnsanlarla konuşurken gülümsemeyi sohbet etmeyi öğretmek lazım.

Teknolojinin akımına kapılmış gidiyoruz. Özellikle çocuklar robotlaşmış durumda Şuan söylememeleri gereken sözleri söylüyorlar. Biz bireyler olarak bu durumu çok farklı yorumlayabiliyoruz çocukları çok zeki olarak algılıyoruz.

Oysa çocuğun hayal gücü kısıtlanıyor.

Bütün dünyaları telefonun tuşlarından ve izledikleri çizgi filmlerden, oynadıkları bazı oyunlarında ölüme götürdüğüne şahit olduk. Birçok çocuk tehlike saçan oyunlar oynayıp ölüme sürüklendi. Bizler bir birey olarak tüm bunların farkında ve takibinde olmalıyız.

Gelişen teknoloji ile birlikte sanal ortamda bilgi kirliliğininde arttığını biliyoruz. Teknoloji müthiş imkanlar yaratmış, bilgilere ulaşmak bu bilgileri kullanma yeniden üretme açısından kolaylıklar sağlamış olsa da bununla beraber bilgi kirliliğine de neden olmuştur.Bundan dolayı bilgilerin doğruluğu yanlışlığı da muamma..

Teknolojinin zararı kadar yararları da var elbette pek çok bilgiye internetten ulaşabiliyoruz. Merak edilen her şeyin cevabı bir tık uzağınızda.

Ayrıca sohbeti unutturmayan hâlâ o sıcaklığı hissettiren yaratan dedelerimiz, ninelerimiz sayesinde sohbetin samimiyetine kavuşabiliyoruz. Ve büyüklerimiz öldükten sonra geriye teknolojiyle iç içeyle bir toplum kalacak.

İnsanlara selam vermeyi dahi unutmuş olacağız belki de..

Ve insanlar kitap okumayı da unutuyor. Sadece sosyal medyada kitabın fotoğrafını paylaşıyor. Artık okuma kültürü bundan ibaret toplum olarak artık bilinçlenmemiz gerekiyor.

Geçmişi oluşturduğumuz gibi geleceği de bizler şekillendireceğiz. Onun için teknolojiden tamamen uzaklaşamayız ama teknolojiyi doğru ve bilinçli bir şekilde kullanırsak hem çocuklarımıza hem de kendimize hâkim olabiliriz.

Taş devrindeymişiz gibi teknolojiden Uzak bir hayat sürdürelim demiyorum ama teknolojinin dozunu da zamanını, devreye gireceği anı da iyi bilmek gerekiyor.

Teknoloji kurbanı olmayalım.

Sohbet etmenin, karşılıklı alış veriş yapmanın, kısacası birbirimizle olan iletişim ağının daha güçlü, daha samimi, daha sağlıklı olması dileğiyle.