DİNİMİZDE ÇOCUK EĞİTİMİ (4)
Aytekin Dal
Çocuğa Sır Tutmayı Öğretmeli
Yüce Peygamberimiz’in bazı çocukları kendi akranıymış gibi muhatab kabul ederek onlara bir kısım sırlarını söylediği de olmuştur. Hz. Enes diyor ki: Bir gün, Efendimiz’in hizmetini gördükten sonra, Peygamberimiz kaylule uykusundadır, diyerek çocukların yanına gittim. Ben onların oyununa bakarken Resûlullah geldi. Oyun oynayan çocuklara selâm verdi. Ardından beni çağırdı ve bir yere gönderdi. Ben de gittim. Hz. Peygamber ben dönünceye kadar bir gölgede oturdu. Annemin yanına dönmekte gecikmiştim. Yanına vardığımda annem:
– Niye geciktin diye sordu. Ben:
– Hz. Peygamber beni bir iş için göndermişti, dedim. Annem:
– O iş neydi, diye sordu. Bunun üzerine ben:
– Resûlullah’ın sırrıdır, dedim. Annem:
– Öyleyse Resûlullah’ın sırrını muhafaza et, dedi. Bu hadisi rivayet eden Sabit der ki:
– Enes bana “Eğer onu birisine söyleyecek olsaydım sana söylerdim ey Sabit!” dedi. (İbn Hanbel, III, 195)
Abdullah bin Ca’fer anlatıyor:
“Bir gün Fahr-i Kâinât beni terkisine aldı. Bana sır olarak bir söz söyledi. Ben onu hiçbir kimseye söylemem.” (Müslim, Hayız, 79)
ÇOCUĞUN OYUN OYNAMA HAKKI
Peygamber Efendimiz çocukların oyun oynamalarını da tabiî bir ihtiyaç olarak görmüştür. Meselâ kendisine hizmet eden küçük yaştaki Enes’in, gönderdiği yere gitmeyip çocuklarla birlikte oyuna dalmasını müsamaha ile karşılamıştır. Söz konusu olayı Hz. Enes şöyle hikâye eder:
...Resûlullah bir gün beni bir yere göndermek istedi. Ben:
– Vallahi gitmem, dedim. Hâlbuki içimden gitmeye karar vermiştim. Çünkü emri veren Allah’ın Nebîsi idi. Yola çıktım, sokakta oynayan çocukların yanlarına vardım (ve orada oyalandım). Derken Allah Resûlü arkamdan gelerek ensemden tuttu. Dönüp baktığımda gülümsüyordu.
“– Enescik! Söylediğim yere gittin mi?” diye sordu.
– Hemen gidiyorum Yâ Resûlallah, dedim. (Müslim, Fedâil, 54)
Bir keresinde de Efendimiz toprakla oynayan çocuklara rastlamış, sahâbeden biri onlara bunu yasaklamak isteyince Hz. Peygamber:
“– Bırak onları! Toprak çocukların ilkbaharıdır.” buyurmuştur. (Heysemî, VIII, 159)
Bunun yanında Resûlullah’ın torunları Hasan ve Hüseyin ile oynadığı, onları sırtına alarak gezdirdiği, ayrıca amcası Abbâs’ın çocukları arasında koşu yarışı düzenlediği olmuştur.
Abdullah bin Hâris diyor ki:
Resûlullah Abbas’ın çocukları Abdullah, Ubeydullah ve Kesîr’i yanyana getirir ve şöyle derdi:
“– Kim önce koşup bana gelirse ona şu kadar ödül var!” Çocuklar da koşarak gelirler, kimi Resûlullah’ın sırtına, kimi göğsüne çıkmaya çalışırdı. O da onları öper ve kucaklardı. (İbn-i Hanbel, I, 214) (İSLAM VE iHSAN)
Yorumlar