TRENE TAŞ ATMAK…

Pedagog aracılığıyla bu olaya HEMEN  şimdi el atılmalıdır. Köy muhtarı, öğretmenler  çevre sakinleri her ne ise toplum olarak hepimiz sorumluyuz. 

           Yazı başlığı bile insanı rahatsız ediyor. Nasıl oluyor da trene taş atılır?

         Gelişmiş ülkelerden biri  bu konuyu ele alırsa direk “sağlıklı olmayan bir insan yığını” diye rapor ederler. .

        Evet, öyle saklamaya gerek yok.  Evet çok mu sağlıklıyız. Eğitim öğretim konusunda? Çıkan manzara ortada,  köyün bir yerlerinde çocuklar treni görür görmez koşarak taş atıyorlar.

        Trene taş atan bir insan yığının içinde yaşıyoruz. Kurtalan ve Diyarbakır istikametinde seyir halinde olan tren…

        Çevre köylülerin çocukları tarafından trene taş atılıyor. Yıllardan beri yerel basın bu olayı çok gündeme getirdi.

-Sonuç? 

 Hala yazıp uyarıyoruz!

       Kaç kez yolculuk halinde bu durumu yaşadım ve duydum. Hala da devam ediyor bu akla ziyan olay.

      Bir ara jandarma tarafından gözlem altına alınmıştı o köyde yaşayan çocukları…     Nereye kadar sürecek ki? Çocuğun başında nöbet tutacaksın ki  ” Evladım bu tren insanlar içinde yoluculuk halindedir. Sen taş atma. Bu yaşa geldin. Hala öğrenmemişsin. Bu demektir ki annen, baba ve çevren seni eğitmemişler. Hadi onları geçtim. Senin idrak etmen gerekemez mi?”

       Okul okuyorsun…

       Öğretmenler muhakak uyarmışlar trene  asla taşa atmayın diye.

        İnsanın aklı almıyor. Seyir halinde olan bir nesneye bir insan evladı tarafından taş atılıyor.

         Ve o yaşadığı alanda bu olumsuz hareketi kanıksamış insanlar var.  Daha da korkunç olan da bu değil mi?

       O köy civarında bulunan insanlar hiç mi görmüyor? Bir görmedi iki görmedi hadi üç de görmedi.

      Yahu bu taş atma adeti nasılda normalmış gibi geliyor orada yaşayan insanlara?

 Bir yerde tuhaflık var.

Var da ne ?

 Çözmedim…

         Kaviye üzerinde bu cümleleri sıralarken bile sıkıntı sinir bozucu bir ruh halindeyim şimdi.  

        Dünya yapay zeka ile uğraşırken…

        Mars’ta su analizleri yaparken…

        Uzay çağında bir vakitte yerel gazetenin masasında…

         Batman, Diyarbakır ve Kurtalan sınırları dahilinde seyir halinde olan trene neden taş atılıyor konusunu yazıyorum.    Bunu yapan kimin çocukları anne, baba profili ne? diye kafa yoruyorum.

           Aslında bu konuyu unutmuştum … Çocukluğumdan kalan bir durum,  bu gün nasıl devam edecek diye zihnimin bir köşesinde bile geçemez iken…

          Ta ki Pusula Gazetesi imtiyaz sahibi Uğur Kapuci ” Neden bu konuyu ele almıyorsunuz deyince?  Birden yaşadığımız o olumsuzlukların hepsi film şeridi gibi gözümüm önünde geçti.  

             Ve  işin esasının temelinde çözüm ne olması gerekir? Yıllardan beri  süre gelen bu  alışkanlık nasıl da nesiller arası bir adet veya gelenek haline gelebiliyor?

Nasıl?

 Akıl alır gibi değil. 

          Belirtilen istikamet alanlarına derhal yetkili birimler validen tut devlet demir yollarının sorumlu kişilerine dek? pedagog aracılığıyla bu olaya el atılmalıdır.

       Köy muhtarı, öğretmenler  çevre sakinleri her ne ise toplum olarak hepimiz sorumluyuz.  Cümleye bakar mısın? “Çocuklar trene taş atıyorlar”.

Kulağı nasıl da tırmalıyor.

 İnsanın ruhunu daraltıyor.  

 Oradaki çocuklar derhal muhtar aracılığıyla anne babaları dahil  tespit edip  empati konusunda eğitimden ziyade tedavi altına alınıp yapılmalıdır.

        BİR DE TREN İÇİNDE YARALAYANLARA HİÇ DEĞİNMEK İSTEMİYORUM. SADECE FİZKİ OLAYIN NE DENLİ YIKICI VE RAHATSIZ EDİTTİĞİNE İLİŞKİN  DÜŞÜNDÜRTMEK İSTİYORUM.