AHU YEMEN VAHU YEMEN (1)

      Yemen deyince ilkin Veysel Karani adı insanın aklına gelir, ama eminim bugün Üveys Hazretleri sağ olsaydı Yemen’in bu durumuna çok üzülürdü.

Bilindiği gibi Yemen Hicaz bölgesinin güney bölümünü oluşturur. Batıdan Kızıl Deniz Güneyden Hint Okyanusuna kıyısı vardır.

Yemen; Mısır, Suriye, Irak, Kuzey Afrika gibi sonradan Araplaştırılmış bir yer değildir.

O Hicaz’ın bir parçası Arapların ana yurdudur. İslamiyet’ten önce oda öbür Arap yerleri gibi bir cahiliye, bir Putperest zamanı yaşıyordu.

 Yemen, Hz. Muhammed’in sağ iken fetih ve İslamlaştırdığı ilk ülkedir, ve Hz. Muhammed tarafından İslam’ın ilk valisi Ninova’lı Caban El Kürdi Yemen’e Vali olarak tayin edilir, bu İslamiyet’in ilk valisidir.

     Yemen’de öbür Arap ülkeleri gibi zaman zaman bağımsız, zaman zaman bağımlı bir şekilde yaşamış.  Hz. Muhammed döneminde İslam devletine katılan Yemen, Emevi ve Abasi dönemlerde aynı kalır.

Daha Sonra Eyübiler ve Osmanlı İdaresine giren Yemen 1918 yılında Osmanlıdan ayrılıp İngiliz mandasına geçer.1967 yılında İngilizlerin çekilmesi ile tam bağımsız olur, ama dertler bitmez, çünkü yemen bu sefer, Yemen halk cumhuriyeti ve Yemen Demokratik halk Cumhuriyeti adları ile iki devlete ayrılır, bir başka deyişle Sünnilerin Kuzey Yemeni ve Sol Görüşlü Şiilerin Güney Yemeni ortaya çıkar.    Bu bölünmüşlük başta Ürdün ve diğer Arap ülkelerin yardımı ile 1990 yılında biter ve bu günkü durumu alır  ama, dertler bitmez.

Çünkü sınırların kaldırılması ile birlik sağlanmıyor, bu birliktelik gönülden olmalıydı. Fakat 1400 senedir İslam aleminin çözemediği Şiilik ve Sünnilik burada ayyuka çıktı, burada canavarlaştı, bu iki mezhep şahinleri hiçbir zaman gönülden birleşmeyi denemediler.