HZ. MUSA’NIN MEZARI

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

  Bir yaz günü Temmuz ayının on ikisi dört günlük bir tur için İsrail ve Filistin’e gidecektim, üç gece Kudüs’te yatacağız dört gün boyunca Başta Kudüssün o tarih kokan  güzel sokakları olmak üzere, Telaviv, El Halil, Beytüllehim, Eriha, Lut gölü ve bir çok yerleri gezeceğiz.

    Uçakta elimdeki listeye bakarak gezeceğimiz göreceğimiz tarihi ve dini yerleri inceliyorum, Kudüssün o tarih kokan eserleri, El Halil’deki Hz. İbrahim Peygamberin mezarı, Beytüllehimde Hz. Davut’un kabri, Hz. Meryem ve daha niceleri, tabi ki Hz. Musa’nın kabri de listede var.

    Sabahın ilk ışıkları ile Telaviv Uluslararası Hava alanına indik, resmi işlemlerden sonra İsrail’deyiz bu gün gezide Yafa ve Telaviv var. Yafada Filistinlere ait bir lokantada Öğle yemeği ve orda bulunan bir Filistinli çocukların okuduğu Külliye ve medresesini gezdik, o gön öğleden sonra Telaviv sokaklarını otobüsle geziyoruz, rehberimiz İstanbullu Yahudi Oktaydır, İsrail’i ballandıra ballandıra anlatıyor. Akşamın karanlığı ile Kudüs’teki üç gece yatacağımız Ramada öteline vardık.

   Üç gün sabahleyin Mescidi Aksa’da sabah namazı ve Cuma günü hutbe çok güzel oldu.

  Ertesi gün El Halil’deki Hz. İbrahim kabri, bu şekilde ziyaretimiz devam etti, gezimizin üçüncü gününde Hz. Musa’nın Kabri vardı, akşam üstü vardık bir tepenin yamacında bir Cami bir Türbe, medrese ve de orda kalanların barınacağı için çok da ihtişamlı olmayan binacıklar, ama çok eski bir yerdi burası, tarih kokuyordu, burada yerleşim yeri yoktu.

   Ancak burada çok tuhaf bir şey dikkatimi çekti, dün Beytüllehim de Hz. Davut’un mezarını ziyaret ettik, orda Sinagog vardı Yahudi gençleri sallanarak ibadetleri. Eriha’da Hz. İsa’nın doğduğu yerde Hıristiyan papaz ve rahibeler. Fakat burada Hz. Musa’nın kabrini ziyaret ediyoruz, tek Yahudi genci veya şahsiyeti yok, burayı yaşatan ve bakan Müslümanlar.

    Sonradan anladım ki burayı Yahudiler Hz. Musa’nın kabri olarak görmeyip kabul etmiyorlar, rivayete göre Sellahaddin Eyyübi zamanında bir zat rüyasında burada Hz. Musa’nın yattığını görür ve durumu Selahaddin’e bildirirler, o kişi o kadar güvenli olacak ki, Sellahaddin orada bir türbe ve külliye yapmasını emir eder.

   Burada İslam’ın diğer Allahın Peygamberlerine ne kadar saygılı olduğu net ortadadır, çünkü hiçbir şekilde ne Yahudi nede Hıristiyan biri Bırakın Hz. Muhammet’in türbesine sahip çıkmayı ziyaret bile etmez.