Batman son yıllarda sadece ekonomik zorluklarla değil, şehirleşme ve kentsel dönüşüm süreçlerinde yaşanan sancılarla da gündemde. Özellikle müteahhitlik adı altında yapılan inşaat girişimleri, ne yazık ki çoğu zaman yarım kalıyor ve geride bir enkazdan çok daha fazlasını bırakıyor: mağdur olmuş insanlar, tefecilerin eline düşen borçlar, yarım kalmış hayaller…
Şehrin eski yapılarının yıkılıp yerine modern binalar yapılması fikri, ilk bakışta cazip görünüyor. Müteahhitler, hak sahiplerine yeni ve güvenli evler vaat ederek projelere başlıyor. Ancak müteahhitlik öyle göründüğü kadar kolay bir iş değil. Bilgi, beceri ve deneyim gerektiği gibi ciddi bir sermaye de şart. İşte tam burada eksik kalan noktalar devreye giriyor.
Birçok müteahhit, temeli attıktan sonra emlakçılar aracılığıyla birkaç daire satıp inşaatı ilerletmeye çalışıyor. Ama hesaplar çarşıya uymayınca soluğu tefecide alıyor. Tefeciden alınan borçlar yetmiyor, bu kez oto galerilere gidilip senet karşılığı lüks otomobiller alınıyor, sonra bunlar piyasanın altında fiyata satılıyor. Ama yine de para yetmiyor. Döngü sürüyor, borç büyüyor ve sonunda müteahhit şehri terk ediyor. Geride kalanlar ise yarım binalar, bir daireyi iki kişiye satan dolandırıcı senaryolar ve çaresizlik…
Hak sahipleri ne yapıyor? Çaresiz bir şekilde yarım kalan binaları, tefecilerin ve galericilerin elindeki senetleri, hukuki süreçleri çözmekle uğraşıyor. Hayal edilen güvenli yuva, bir anda stres ve çileye dönüşüyor. İnşaat şantiye değil, adeta bir taziye evine dönüyor.
Peki müteahhit nerede? Çoğu çoktan ailesini alıp başka bir şehre taşınmış oluyor. Kimi de borç batağının ve gururun ağırlığı altında hayatına son veriyor.
Batman’da son birkaç yılda bu senaryolar sıkça yaşandı ve birçok kişi mağdur oldu. Asıl sorun ise denetim eksikliği. Müteahhitlik sektöründe inşaat bütçelerini ve hak edişleri takip eden güvenli bir sistem yok.
Oysa çözüm belli: Bir inşaata başlamadan önce, özellikle kentsel dönüşüm projelerinde, müteahhitten binanın tamamlanması için gerekli paranın bloke edilmesi zorunlu hale getirilmeli. İnşaat ilerledikçe hak edişlere göre bu para aşamalı olarak müteahhide aktarılmalı. Ayrıca bina tamamlanmadan hiçbir noter satışı ve daire devrine izin verilmemeli.
Aksi halde yarım kalan hayallerin, mağdur olan yüzlerce ailenin hikâyesi maalesef tekrar tekrar yaşanacak.
Batman’ın bu acı tecrübeyi daha fazla yaşamaması için artık bardağın boş tarafına bakıp gerçekleri görme zamanı geldi.