Olgunluk erişilmesi istenen bir seviye olarak hayata dair tüm donanımların edinilmesi ve zihinsel/ruhsal açıdan belli bir potansiyele ulaşılması anlamı taşır.

 Olgunluk, bilgi sahibi olmak ve bilinç kazanmanın bir gereği olarak sosyal ilişkiler ve toplumsal iletişim kanallarını benimseyerek insanlarla uyumlu ve dengeli bir etkileşim kurma başarısını edinmek anlamına gelir.

Olgunluk kazanmak davranışları, düşünceleri ve kalbi terbiye etmeyi öğrenmek demektir. Ergenlik ve gençlik gibi insan hayatının gelişim evrelerinde kişilik ve karakter kazanma aşamaları geçiren insan için hata yapmak, yanlış davranışlar göstermek ve tecrübesiz eylemlerde bulunmak normal kabul edilir.

Önemli olan belli bir yaş ve zaman diliminden sonra edinilen tecrübe ve bilinç seviyesiyle insana dair karakteristik özelliklere uygun bir yaşam tarzı geliştirmektir.

Bu özellikler içerisinde ağır basan kavramlardan biri de dürüstlük özelliğidir. Çünkü dürüstlük denince yalan, sahtekârlık, gerçekleri saptırma, insanları kandırma, kötü niyet, ahlak dışı davranışlarda bulunmak gibi zarar verici ve kırıcı girişimlerden uzak durmak akla gelir.

Dürüstlük, kişinin doğruyu söyleme, gerçeği savunma ve ahlaki değerlerine bağlı kalma erdemidir. Dürüst insanlar hem kendilerine hem de başkalarına karşı samimi, güvenilir ve adil bir tutum sergilerler.

Dürüstlük, sözlerinde/davranışlarında ve niyetlerinde tutarlı olmak anlamına gelir. Sadece başkalarına karşı doğruyu söylemekle sınırlı kalmaz, aynı zamanda kişinin kendine karşı da dürüst olması gerektiğini ifade eder.

Dürüstlük, toplum içinde güvenin temelini oluşturur ve sağlıklı ilişkiler kurmayı mümkün kılar. Söz verilen bir şeyi yerine getirmek dürüst bir davranıştır. Hataları kabul etmek ve saklamaya çalışmamak dürüstlük göstergesidir.

Dürüstlük, bireysel ahlakın yanı sıra toplumsal barış ve adalet için de kritik öneme sahiptir. İnsanlar arası etkileşim ve toplumsal yapının kaçınılmaz ilişkiler ağı gereği insanların dürüst düşünce ve eylemleri sayesinde barış ve huzur kavramlarından bahsedilebilir.

Dürüstlük kavramı sosyal manada toplumun bir bireyi olan insanın sınavıdır. İnsanlar dürüstlük özelliğiyle diğer insanlara karşı sınavını verir. Kötü niyet taşımayı ve sorumluluk bilincinden kaçınmayı önleyerek insanın ve toplumun yıkım ve çatışma yaşamasını önleyebilir.

Günümüz dünyasında özellikle sosyal medya ve sanal dünya itibariyle sosyal ilişkiler ve toplumsal iletişim yerine geçen hayali bağlantı kanalları yoluyla ortaya çıkan birçok kriz ve problemle karşılaşır olduk.

Yüz yüze olmayan iletişim ve ilişkilerin insanlar arasında yok ettiği mahremiyet ve muhataplık sorunu nedeniyle dürüst olmayan insanların başkalarını mağdur durumuna düşürmesi olaylarıyla kriz dönemleri yaşatmakta.

Gerek ticari faaliyetler gerekse sosyal ilişkiler açısından güvenin kalmadığı sanal dünyanın dürüstlük ilkelerini yok ettiği söylenebilir.

İnsana kazandırdığı çok şey var. Dürüstlük insana güven kazandırarak güçlü ilişkiler kurmasını sağlar. Güçlü ilişkiler demek saygınlık ve itibar demektir. Kişinin kendi tutarlılığı itibariyle yarattığı özgüven sayesinde insanlarda iç huzuru doğurarak vicdani rahatlık sağlar.

Gerek aile içi gerekse dış dünya ve çevre elemanları açısından sağlıklı bir diyalog kurma fırsatı vererek, bir bakıma toplumsal düzenin ortaya çıkmasında öncülük görevi görür.

İnsana sağladığı faydanın yanı sıra genel çerçevede toplum bütünlüğüne yönelik birliktelik ve dayanışma ruhu yaratır.