Bir YouTuber arkadaşımız, Diyarbakır kaldırımlarında yaptığı sokak röportajlarından birinde bu kez mikrofona Batman’ı uzatıyor ve vatandaşa basit ama çok anlamlı bir soru soruyor:

“Batman’da neyin değişmesini istersiniz?”

Gelen cevaplar aslında hepimizin bildiği ama çoğu zaman yüksek sesle dile getirmediği gerçekleri yüzümüze vuruyor. Kimi trafik keşmekeşinden yakınıyor, kimi ise Batman’da insanların giderek daha agresif ve tahammülsüz hale geldiğini söylüyor. Dahası, bazı vatandaşlar meseleyi başkasına atmadan, adeta kendini eleştirircesine konuşuyor:

“Daha bilinçli, daha sağduyulu olmalıyız” diyor.

İşte tam da bu noktada durup düşünmek gerekiyor. Çünkü bir toplumun kendini eleştirmeye başlaması, farkındalığın ilk ve en önemli adımıdır. Batman’da bir farkındalığın filizlenmesi, aslında bir şeylerin düzelmeye başlayabileceğinin de işaretidir.

Evet, kabul edelim; Batman’da gerçekten agresif bir ruh hali hâkim. Bu agresifliği en çok trafikte görüyoruz. Aracını, karşısındaki insandan daha çok önemseyenlerin sayısı ne yazık ki az değil. Korna sesleri, öfke patlamaları, küçücük bir yol verme meselesinin kavgaya dönüşmesi…

İnsana ister istemez şu soruyu sorduruyor:

Kardeşliğimize ne oldu?

Bu cümleyi kuran vatandaş sayısı her geçen gün artıyor. Çünkü insanlar artık huzur ve güven istiyor. Sadece istemekle de kalmıyor; bunun değişmesi gerektiğine inanıyor. Ancak bu isteği lafta bırakmamak, eyleme dökmek zorundayız.

Sinirli, asabi tavırları normalleştirmek yerine, onları sakinleştirmeyi öğrenmeliyiz. Toplum olarak birbirimizi germek değil, yatıştırmak zorundayız. Unutmayalım; bir elin nesi var, iki elin sesi var. Bu değişimi gerçekten istiyorsak, bunu hep birlikte istemeli ve göstermeliyiz.

Atalarımız boşuna dememiş: “Keskin sirke küpüne zarar.” Öfke, en çok sahibini yıpratır. Belki de artık diğer atasözünü daha çok hatırlamanın zamanı gelmiştir:

“Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır.”

Bugün insanların mikrofona çıkıp “Huzur istiyoruz, agresif insanlar istemiyoruz” demesi, Batman için çok net bir mesajdır. Bu şehirde artık bir şeylerin değişmesi gerektiğinin güçlü bir işaretidir.

Evet, farkındalık iyidir.

Ama asıl güzel olan, bu farkındalığı davranışlara dönüştürebilmektir.