Belleğimizi biraz kurcalayıp yakın tarihe bir göz atığımızda okutulan bazı olayları hatırlamak biraz iyi olur diye düşünüyorum. Çünkü geçmişini iyi bilmeyen geleceğini hiç göremez, 1967 de ki 6 gün harbi olarak bilinen İsrail Arap savaşı, İsrail’in galibiyeti Arapların felaketi ile sonuçlanmıştı, burada en çok zararı devleti olmayan Filistinliler gördü, bu savaş sonucunda dağılan Filistinlilerden en az bir milyonu, bir milyon nüfuslu Kuveyt’e yerleştiler.
Filistinliler burada Tarım, Belediye, Karayolları, Tezgahtarlık akla gelebilen her türlü geri hizmeti yaparlar, zengin Kuveytlilere hizmet edip, nimetlerinden faydalanırdılar, zaten tüm körfez ülkelerinin durumu budur, onlar sadece yer içer gezer keyif çatarlar, fakat Filistin gibi yurtsuz, Bangladeş, Pakistan gibi fakirlerinde sığınağı idiler. Buda bu fakir insanlar için kütü sayılmazdı.
Kuveyt’in bu durumu 1990 yılının sıcak yaz aylarına kadar böyle idi, fakat maceraperest Saddam’ın orduları Ağustos sıcağında Kuveyt topraklarını işgal ettikleri zaman, başta Kuveyt emiri olmak üzere, yakın çevresi, hükümet erbapları, çok tanınmış kişilere, Kuveyt’ten kaçmaktan başka bir şey kalmadı.
O zamanlar Halepçe katliamı üstünde iki buçuk sene geçmişti, bu olay hiçbir Arap ülkesi medyasında yer verilmemişti, çünkü Saddam bunu Arap aleminin menfiatı ( ! ) için yapıyordu, Saddam’ın bu işgali ile beraber Arap medyası ötmeye, Saddam’ın zulmünü anlatmaya başladılar.
Bu güne kadar başta Kuveyt emiri bütün Araplar Saddam’dan her türlü desteğini esirgemediler, Kuveyt hem siyasi hem maddi olarak en çok destek sunan ülke olmuştu, ama şimdi oklar onların midesinde patladı, her şeyleri ayaklar altında kalmıştı.
İşin daha kötüsü ve daha dramatik Filistinlilerin tavrı olmuştu, onlar her zaman Saddam’ın yanında yer almışlar, özelikle Irak’ın kuzeyindeki Kürtlere karşı çok kütü işler yapmışlardı, yüz kızartıcı suçlar. Neler. Neler. şimdi bu tecavüzcü Filistinliler için gün doğmuştu. son yirmi senedir Kuveyt’te yaşıyorlar her kesi her şeyi çok iyi biliyorlar, Ülkede her türlü işleri yapan Kuveyt’in nimetlerinden faydalanan bu Filistinliler efendilerinin evlerine girip ırzları dahil her şeyin üstüne oturdular. Bir Filistinlinin şu demeci her şeyi açıklıyordu, Kuveytlilere hitaben şimdiye kadar siz yedinin bizde Arabız biraz da biz yiyelim.
22 iki tane Arap ülkesi bir horozla baş edemeyen bir sürü Hindi gibi şaşırmışlar, saltanat sarsılıyor, besledikleri Saddam’ın Cavidanları ( Ölümsüzleri ) ve Filistinli Fedaileri, başlarına bela olmuşlardı. Çareyi ABD’li Buşh da gördüler, zaten ağabeyleri Buşh böyle bir şey bekliyordu, savaşın masrafları körfez ülkeleri ödeme şartı ile uluslararası bir kuaslisyon kurup Saddam’ın askerlerini onursuz bir şekilde oradan kovdular, Iraktaki Kürtlere ve Şia’lara karşı Ölümsüz ismini taktıkları o görkemli Cavidanlar ABD’li askerlerin potinlerini öpe öpe kaçıştılar.
Burada iki şey oldu. Buşh’ın savaş masrafı hiçbir zaman net açıklanmadı, ama bazı söylentilere göre bu 13-15 Trilyon dolar olarak söylendi.
İkincisi Kuveyt emiri Kurtulan Kuveyt’te bir haber yolladı, ben ülkeye ayak bastığım zaman tek Filistinli ülkemde kalmayacak.
Ya Arap şeyhleri durum bu. Sahi kim kazandı.
BİLGİSİZLİĞİMİZİN KAYNAĞI (1)
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.