BAYRAM HİSSİYATI - Batman Pusula Gazetesi
Öğle Vakti a 12:57
Batman AÇIK 23°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

BAYRAM HİSSİYATI

0

BEĞENDİM

Haber: Cengiz Haşimoğlu

Özel günler ve inancımızın kutsal değeri olan dini bayramlar söz konusu olunca akan sular duruyor. Çünkü özel günler ile kutsallığı zihinlerimizin/benliğimizin özü olan bazı kavramlar/hisler bu dönemlerde hatırlanma özelliğine sahiptir.

Kurban Bayramı gibi inancımızla/kültürel değerlerimizle sosyal kimlik bilincini sınırsızca yaşadığımız dönemlerde, insanlar sadece bireysel çerçevede hareket etmiyor. Diğerinin varlığı bilinçlerde bir takım uyarımlar doğurarak, yardımlaşma/dayanışma adına bazı eylemlerde bulunma farkındalığı yaratıyor.

Aslında belli dönemlerde canlılık kazanan bu bilinç halinin zaman/mekân tanımadan yaşamımızın her anında bir alışkanlık haline getirilmesi gerekiyor.

Yapanlara laf yok, hatırlatma unutmaması gerekenlere…

Bu manada bayramlar gizli bir takım şifrelere sahiptir. Bu şifreleri çözmek kolaydır. Bu şifreler insana değer katan bazı donanımları özünde barındırır. Şifrelerin çözülmesiyle ortaya çıkan kodlar bir bakıma varlığın neden-sonuç ilişkisini de tanımlayan içerikleri önümüze koyar.

İnsanı ve varlığı mana boyutuna taşıyan şifreleri kavram olarak belirtmek gerekirse karşımıza çıkan ilkeler şunlar olmakta: Beden, Ruh, İrade, Akıl, Benlik ve Vicdan gibi insanın temel özelliklerini gösteren donanımların yanında; İç dünyasını zenginleştiren Hayal, İlham, Aşk, Sezgi, Kalp, Hakikat, Gözyaşı, Istırap, Ümit ve Erdem gibi özellikler hissiyat dünyamızın temel taşları olarak canlılar dünyasının en önemli aktörünün ortaya çıkmasını sağlar.

Var olmak gibi bir şansa sahip olan insan için “Rahmet” ve “Merhamet” fırsatının sunduğu yaşam hakkı sayesinde insan, hikmet ile mana dünyasının farkına vararak yüklendiği yaşama sırrını omuzlarında taşıma sorumluluğunu edinir. Yok olmak sadece mevcut sahneden çekilmektir. Ölüm ile birlikte yaşam sırrı diğer tarafa taşınarak mananın hikmetine ulaşılır.

Bayramlar hassas duyguların ve değerlerin hatırlanmasının belli dönemleri olduğundan insandaki hissiyatlar genellikle yardımlaşma ve dayanışma dürtülerini canlandırır. Beklenen, insandaki hissiyat ve duygu canlılığının hayatın ve zamanın her anında olması. Kutsal günler ve dini bayramların yarattığı hissiyatlar ile muhtaçlar hatırlanırken, ilahi görevler de hatırlanarak daha fazla uygulanmaya çalışılır.

Önemli olan yaşamın her döneminde ilahi hissiyat duyularak muhtaç olanı unutmamayı becerebilmektir. Kurban Bayramının en önemli kutsal değeri, adanan hayvanların adak olarak yerine getirilen ritüelden sonra olmayanlara dağıtılması kuralını önümüze koymasıdır. “Et” gibi ana bir gıdanın herkese ulaştırıldığı bu dayanışma ruhunun yanında yapılan maddi yardımların da insana yüklenen ilahi sorumluluğun bir gereği olduğu görülüyor.

Hissiyat dünyamız hem insani hem de ilahi içeriklerle yüklü olmalı. Sadece birilerinin yapıcı olmasıyla iş bitmiyor. Karşılıklı özveri ve hoşgörü olmadan yardımlaşma ve dayanışmanın anlam kazanmadığı ortada. Paylaşımlar ortak menfaatler üzerine olmalıdır. Kişisel çıkarlar üzerine kurulmaya veya kurgulanmaya çalışılan çabalarla insan değer kazanmaz.

Değer kazanmak birilerini kullanmak ya da maddi yük yaratarak mağdur etmekle olmuyor. Diğerini düşünmek demek, büyüğün büyüklüğünü ve küçüğün seviyesini bilmekten geçer. Herkes üzerine düşeni yapmanın hassasiyeti ile hareket etmeli.

Eleştirilen nokta bazı tiplerin kendini evrenin merkezi kabul etmesi. Ama dünyanın onların üzerinden dönmediği algılanmıyor. Para veya sahip olunan sermayeler kişiye bir yere kadar değer kazandırır. Asıl olan kalpleri kazanmayı sağlayacak manevi ilkeleri uygulama başarısı gösterebilmekte.

Karşılıklı manevi değer alış-verişlerinin yoğun olduğu bir bayram temennisi herkesin dualarında olsun. Dualarımız huzur ve barış ilişkilerinin yaşandığı zaman dilimlerinin varlığına yönelik olsun.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

İHLAS OLMADAN HİÇBİR AMELİN DEĞERİ YOKTUR (1)

HIZLI YORUM YAP