Bir önceki yazımda Batman barosunda katıldığım 1 Eylül dünya Barış gününü konu etmiştim, bugünün konusu ise Batman Sivil Toplum merkezinde katıldığım Batman il Müftüsünün toplantısı olacaktır.

Önce yeni inşa edilen Batman Sivil Toplum merkezi binasından biraz tanıtmak istiyorum Tılmerç mahallesinde yeni yapılan bu binanın amacı, Batman da ki sivil Toplum kuruluşlarını bir araya getirmektir, zira inşaata başlarken Başkanı olduğum Ahmed i Hani derneğinden de görüş istediler.

Geniş bir havlusu açık bir alanda üç kat artı teres katıda var, her katta çalışma odaları, karşılıklı müzakere masaları, kütüphaneler güzel bir şekilde dizayn edilmiş, üçüncü katta ki salonu ufak ama ihtiyaca cevap verecek bir şekilde.

Batman barosunda durum burada da var, katılımcı çok az ve belli bir kesim, bize bir davetiye gelmişti, acaba az kişiye davet gitmiş mi ki ben buna ihtimal vermiyorum, veya belli kişilere mi gitmiş, ama ne olursa olsun Batmandaki İslami yanı ağır basan dernekler bu kadar değildir, sayımız 40 / 50 kişi civarında bir kitle, zaten soru cevap bölümünde sadece iki veya üç kişinin söz istemesi de katılımın ne kadar cılız olduğu açık bir beyanıdır.

Toplantı Batman Müftüsü nün konuşması ile başladı, Müftü bey Batmandaki Medreseler camiler, gelirleri masrafları hakkında bilgi verdi, birde konuşmanın arasında, sitemkar şekilde bir konuya değindi.

Ne idi bu konu, efendim bir çok kesimden yükselen bir söylem veya eleştiri, Diyanetin bütçesinin bir çok bakanlığın bütçesinden fazla olduğunu şikayet ediliyor. Müftü bey burada iyi bir niyetin olmadığını ima etti. Müftü bey şöyle bir gerçeği dile getirdi Arkadaşlar Diyanetin Bütçesi Yüzde 97’nin üstün de personel yani maaş giderleridir.

Diyanetin bütçesinden ve Devletin Bütçesinden cami veya Medreselere aktarılan bir para yoktur. Malumunuzdur bu yapıları ve şu an Batmanda bulunan onlarca Medrese, bunlarda okuyan Binlerce öğrenci var, tüm giderleri hayırsever kişiler tarafından karşılandığı da bir gerçek olduğunu söyledi.

Ben konuyu Müftü beyden dinlerken, aklıma şahit olduğum bir durum geldi, Geçen Sene yazın Arkadaşlarımla beraber Gürcistan’ın Başkenti Tiflisi ziyaret ediyorduk, Tifliste tek olan camiye öğleye bir saat kala gittik, Biri Şia imam, biri Sünni imam, biride onların üstü olmak üzere Gürcü devleti üçüne de maaş veriyor. bu hocalarla uzun bir süre sohbet ettik, bunun için devletini şikayet eden bir Gürcü olmamış. İsrail gibi bir devlet Arapça resmi dil olduğu için, dinleri de resmidir, İsrail devleti bu Müslüman İmamlar maaş veriyor.

Şimdi 85 milyonluk Halkı Müslüman olan bir ülkede bu tartışma veya atışma bence haksızdır.

İsraf ise kimse itiraz edemez, lüks makam arabaları, lüks tatil beldeleri, doğrudur eğer ihtiyaç fazlası ise, Camide olsa, Külliyede olsa, Medresede olsa, yapmak doğru değildir.

Ben Batman ve Diyarbakır Sur Müftülüklerini bir çok defa ziyaret ettim, buralarda bir lüks görmedim.

Saygılarımla vesselam.