BAĞLILIK HİSSİ - Batman Pusula Gazetesi
İmsak Vakti a 05:41
Batman HAFİF YAĞMUR 27°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

BAĞLILIK HİSSİ

0

BEĞENDİM

Haber: Cengiz Haşimoğlu

İnsanı “İNSAN” yapan nedir?

Sadece akıl ve irade sahibi olması mı?

Düşünce kabiliyeti ve edindiği sorumluluk bilinci mi?

Dağların bile almaktan kaçındığı yük mü?

Yoksa dünyaya gelme fırsatı ile yaşam alanlarında kendisine tanınan özgürlük ve hayat hakkı mı?

“Beden” yapısı gibi maddi bir form ile bu maddi formu canlı tutan enerji kaynağı olan “Ruh”sayesinde edindiği güç ve sermayenin sağladığı değer, aslında en önemli İnsan olma özelliğidir. Bunlara “İnanç” ve “İlahi Alan” ı da ekleyince ortaya çıkan görüntü “Mükemmel İnsan” modeli olmakta.

Yani mükemmellik hem donatılan insan gerçekliği hem de yaşam alanında aktör olan canlı varlık için bir arada tutulması ve iyilik-erdemlilik üzerine kurulması gereken bir yapı ile sağlanır.

İnsanı insan yapan aslında “Mutlak gücün mükemmellik özelliği” dir. Mutlak güç olan yaratıcı kudretin insana armağan ettiği düşünce gücü ve bedensel sermayenin mükemmel olmasıdır, insanı muhteşem kılan.

İnsanlarla ve varlık niteliği taşıyan tüm unsurlarla bir bağ kurmak ihtiyacı bu aşamada önem taşır. Bağlılık duymak ve insanlarla-çevreyle bağ kuracak uyumluluk-denge yakalama sayesinde hayat anlam kazanır.

İnsanlar bilgisiz ve cahil olanlarla tartışmaktan kaçınmaya çalışır. Bağ kurmak veya bağlılık duymak zordur bilgisiz-cahil kişilerle.

Özellikle başına gelen her türlü olay ve talihsiz durumlar beraberinde acılar ve mağduriyetler getirse de insanlar yaşadıkları kötülük ve acıları kabullenerek hayata uyum sağlamanın çabalarına girer. Bazen başa gelen kötülük ve talihsiz olaylar kişiyi diğerlerine bağlılık duymayı zorlaştırır.

Herkes için olmazsa bile bazı kişiler için gereksiz ve boş sözlerle kişiler ve olaylar hakkında konuşmak gereksizdir. Daha az konuşmak amacıyla gereksiz yorumlar yapmak anlamsız olduğundan dolayı yerine göre bağlılık duymak zayıflayabilmekte.

Olgun ve ağır başlı olmayı seçen kişiler açısından yersiz eleştiri ve yıkıcı yorum yapmayı uygun bulmamak, bazıları için ilke edinilmekte. Başkalarının hatalarını aramak ve eleştirerek kırıcı olmayı benimsemeyenler için yanlış anlamalar yüzünden bağlılık zor olabiliyor.

Sorunlara ve sıkıntılara üzülmenin yanında çözüm üretecek çabalara girmek, yerine göre insanları çevresinde yer alan kişilerden koparabilmekte. Sorunları çözmeye ve sıkıntıları yerinde gidermeye odaklananlar bazen eleştirilerin odak noktasına oturtulabilmekte.Sorunları giderme, kötülüğü ortadan kaldırma amacıyla hareket eden insanların yaşadığı problem genellikle dışlanma veya umursanmama olmakta.

Özellikle kişiye zarar veren ve kriz anları yaratan insanları hayatında tutmamayı hedefleyenlerin, duygusal bağlılık konusunda az sayıda kişi ile muhatap olduğu görülüyor. Çünkü ana ilke “Canını sıkanları hayatından çıkar” olduğundan, sosyal iletişim kanallarının zamanla zayıfladığı tespit edilebiliyor.

Hayatı anlamlı kıldığından, bağlılık duygusu ve eşanlamlısı olarak aitlik-sahiplik hissi duygusal dünyamızın vazgeçilmez bir unsurudur. Kendisi gibi ailesine, işine, eğitimine, çocuklarına, yakınlarına, değer verdiği unsurlara, inandığı kutsallara karşı bağlılık hissi yaşamanın hayatı değerli hale getirdiği unutulmamalıdır.

Bağlılığımız ailemize, çocuklarımıza, eşimize, mesleğimize, eğitimimize, yakın çevremize, inancımıza, kutsallarımıza, yaşam alanımızda değer verenlere, hayatın kendisine, varlığı var eden güce ve benliğimize-irademize olmalıdır ki hayatımız anlam kazansın.

İnsanı “İnsan” yapan karaktere sahip olmak için akıl ve irade en önemli araçlardır. Düşünme yeteneği ve edinilen sorumluluk bilinci sayesinde ilahi bilgilerimizin verdiği mesajı “Dağların bile yüklenmekten kaçındığı yüke talip olma” ilkesiyle hayatımıza oturtmanın başarısını göstermek beklenen bilinç halidir.

Bu sayede insan gerçekliği, kendi potansiyel sermayesini kullanarak yaşam alanlarında kendisine tanınan özgürlük ve hayat hakkını kullanmanın fırsatına ulaşabilir.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

AVRUPA MI RUSYA MI?

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.