ŞEHVET DÜŞKÜNLÜĞÜ (1)

Yazılacak veya konuşulacak konular insanı daraltıyor, söyleyecek söz bulmada zorluk yaratıyorsa sıkıntı büyük demektir.

Çünkü bazı konular gündem edinilecek, dile getirilecek ya da üzerinde sorgulamalar yapılacak değerde olsa da yanlış anlaşılmalara ve ağır eleştirilere yol açacağından dolayı tartışmaya açılmak istenmez. Konuşulması, dile getirilmesi, tartışılarak hata yapanların eleştirilmesi söz konusu olunca,hiç kimse ağır ithamlarda bulunulan kişi pozisyonuna düşmek istemiyor.

Ama sıkıntı gerçekten de büyük… İnsanlarda var olan dürtülerin ilk basamaklarında olan şehvet,çirkinliğini ve iğrençliğini göstermekten hiçbir zaman geri durmuyor. Duyulan veya şahit olunan olaylar öylesine aşağılık manzaralara yol açıyor ki iğrenmemek elde değil.

İnsanların yaradılışı itibariyle özünde var olan bazı dürtüler sosyal/toplumsal yaşamımızın devamında bireysel ihtiyaçlar olarak tatmin edilme ihtiyacı hisseder. Bu dürtüler yok edilemez ya da dürtüleri tatmin etmemek söz konusu olamaz. Sahip olunan dürtüler/hisler ihtiyaç olarak giderilmek zorundadır.

Bunda problem yok!

Ama meşru yollar ve taciz/tecavüz sınırlarına taşmamak şartıyla.

“Modern dünyanın ayıbı” demek kolay bir sonuç çıkarmaktır. “İnsanların özünde olan ve yaşanması zorunlu olan bir dürtüdür” diye ifade etmek doğru olmakla birlikte başkalarını mağdur etmemek ve taciz etmemek şartıyla.

Toplumsal statüler ve sosyal roller gereği yaşadığımız topluluk hayatında insanların içinde bulunduğu meslekler, pozisyonlar, görevlerin yanı sıra insan olarak aile, arkadaş, sosyal ilişkiler ve bireysel konumlar itibariyle sahip olunan dürtüler ve hislerin kontrol altında tutulması gereken bir varlık yapısına sahibiz.

Yapılması gereken insani özellikler ve kişilik yapımızın gereği olarak ihtiyaçlarımızı, dürtülerimizi, hislerimizi toplumsal konumlara göre ayarlayabilmek. Ama iğrençlik seviyesini aşmaya çalışan ve yaptığı eylemler ve girişimde bulunduğu saplantılarla istismar olgusunu yaşam alanlarına katan insanların ne kadar iradesiz ve basiretsiz olduğunu daha fazla tespit etmeye başladık.