“Bilgi son bulmaz” gibi bir durumun farkında olan canlı varlık için ana hareket noktası insanın tanımlanmasıdır.
Geçmiş dönemlerde sadece doğa bilimleri, astronomi itibariyle evrenin yapısı, dünyanın oluşumu, dünyanın hareket ve şekli, iklim olayları, tarım etkinlikleri ve hayvan yetiştiriciliği, savaş aleti üretmek gibi şeylerle zihnini meşgul eden bilim insanları grubunun son yüzyıl içerisinde farklı bir alanı daha keşfetmeleri uzun sürmedi.
Metafizik konular olarak inanç, kutsallık, ruh boyutu, doğum öncesi ve ölüm sonrası, insanın var oluşu ve var olduğuna inanılan farklı âlemler hakkında düşünsel sorgulamalar hızla artmaya başladı. Özellikle insan zihni, psikolojisi, kişilik yapıları, akıl ve zihin etkinlikleri, ruh hastalıkları, davranışların temeli olan iç dünyalar hakkında araştırmalar yapılması ihtiyacı duyuldu.
Önceleri beynin ve zihin işleyişinin bilgisine sahip olmayan insan için bilinç, akıl sağlığı, davranışların temeli, içgüdü ve organizma tepkilerinin derin bilgisine ulaşmanın farkına varmakla birlikte yeni alanlar ortaya çıktı.
Dahi denen insanların, zekâ seviyesinin doruk noktalarında gezinen bilim adamı ve düşünürlerin gayreti ve araştırmalarının/gözlemlerinin sonucu olan bilgiler insanlığa ışık tutmaya başladı.
Yeri gelmişken belirtilmesi gereken bir nokta var: İnsan, doğa, dünya ve toplumsal yapı hakkında elde edilen bilgiler aydınlanmanın ön ayağı olurken, üretim ve uzmanlaşmanın ortaya çıkardığı gelişmeler beraberinde güç kabul edilen sermayeler kazandırdı.
Hastalıklara çare bulunması ile ilgili tıp alanındaki ilerlemeler, toprağı verimli kullanma, hayvan ırklarını ıslah, besin ve gıda zincirini kurma, fabrikalar ve teknolojik yapılar sayesinde ürün elde etme gibi insanlığa değer katan yenilikler son yüzyılın başarısı kabul edilmelidir.
Çünkü var oluşumuzun bir sırrı ve hikmeti var.
Sırrı çözmenin ve hikmete ulaşmanın yolu bilgi ile donanmaktan geçer. Bilgimizin kaynağı olan potansiyel güç olarak akıl, bize verilmiş bir araçtır. Akıl aracı ile zihinsel işlevsellik sağlanmalı ve ne olduğunun farkında olarak yaşam becerimizi canlı tutmanın derdine düşmeliyiz.
Kendimizi tanıma ve anlama bilgimiz her ne kadar var oluş sırrımızın hikmetine ulaşmakta zorlansa da önemli olan mevcut yaşam gerçekliğimiz ve sahip olduğumuz akıl ve irade sermayesidir.
BİLGİSİZLİĞİMİZİN KAYNAĞI (1)
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.